Uzmanlar, çatlakların büyüme çağındaki genç kızlarda, gebelerde ve
kortizon
tedavisi sonucunda ortaya çıkabileceğini belirtiyor. Vücut
çatlaklarını
tıpkı birer yara izi gibi değerlendirmek mümkün. Cilt
aşırı derecede
basınçla karşılaştığında yıpranır. Dolayısıyla cildin
yapısı bozulur
ve çatlaklar ortaya çıkar. Önceleri pembe renkli olan bu
çatlaklar
zamanla beyaza yakın bir renk alır. Ciltteki bu noktalar
bronzlaşmaz
ve gözden kaybolmaz. Bu çatlakları ortadan kaldırmaktansa
çatlak
oluşumunu önlemek daha kolaydır
. Çatlakların ortadan
kaldırılması için ise, çoğu zaman basit estetik müdahalelere veya
kozmetik ürünlerine ihtiyaç duyulur.
Soğuk suyla duş yapmak en
iyi çözümlerden biri. Duşu çatlakların
bulunduğu bölgenin üzerine
tutarak dairesel hareketlerle gezdirmek de
kan dolaşımını artıracağı
için, yeni oluşmuş taze çatlakların ortadan
kaldırılması için etkili
bir yöntem. Bu şekilde hücreler canlanarak
yeniden elastik bir yapıya
kavuşacak, dolayısıyla da çatlaklar
kaybolacaktır.
Nerelerde
daha sık görülür?
Çatlaklara daha çok göğüs, karın ve bel çevresinde
rastlanır.
Göğüsler:
Vücudun en nazik organları arasında yer
alırlar. Göğüsleri saran doku
oldukça ince ve hassastır. Bu bölgedeki
çatlaklar gelişme çağında bile
oluşabilir. Buna rağmen çatlakların
çoğunlukla doğum sonrasında ortaya
çıktıkları görülür.
Karın:
Bu
bölgede ortaya çıkan çatlakların oluşumunda da gebelik dönemi önemli
bir
rol oynar. Genişleyen karın yüzeyi yıpranır ve esnekliğini
kaybeder.
Vücudun bu bölgesinde çatlak oluşumunu önlemek için cilde
badem
yağıyla masaj yapmak ve kozmetik ürünlerden faydalanmak olumlu
sonuç
verir.
Bel çevresi:
Daha çok bel çevresiyle belin üst kısmında
görülen çatlaklar her yaşta
ortaya çıkabilir. Cinsiyet farkı
gözetmeksizin kadın ve erkekte meydana
gelen bu tür çatlakların en
önemli nedenlerinden biri; kısa zamanda çok
miktarda kilo alıp
vermektir. Bu şekilde oluşan çatlakları önlemek için
doğru beslenme
alışkanlıkları edinmek ve kilo alıp vermekten kaçınmak
önem taşır.
Kozmetik
ürünlerinin etkisi
Vücudun her bölgesinde kullanılabilen kozmetik
ürünleri, içeriklerinde
yer alan kolajen, hyalüranik asit, elastin ve
vitaminler sayesinde
cilde tekrar esneklik kazandırırlar. Günde 1
kez, çatlakların bulunduğu
bölge üzerine hafif bir şekilde masaj
yaparak uygulayacağınız kremler
sayesinde istenen etkiyi elde
edebilirsiniz.
Çatlaklar oldukça belirgin ve beyaz renkliyse,
genellikle kozmetik
ürünler ve soğuk duş gibi çözümlerle yeterli etki
sağlanamaz. Bu
yöntemler sadece başka çatlakların oluşumunu önlemek
amacıyla
kullanılabilir. Beyaz renkli ve oluşumu uzun zaman öncesine
dayanan
çatlaklardan kurtulmak için tıbbi uygulamalara ihtiyaç
duyulur.
Bu uygulamaları şöyle sıralamak mümkün:
1)
Bitkisel peeling:
Bitkilerden oluşan toz halindeki özel bir
karışım, özel losyonuyla
sulandırılarak çatlakların olduğu bölgeye
masaj hareketleriyle
uygulanıyor. Uygulama yapıldıktan 1 hafta sonra
ciltte soyulma meydana
geliyor. Bu şekilde derideki düzey
farklılıkları azaltıldığı gibi,
bitkilerin özellikleri nedeniyle
cildin kan dolaşımı uyarılıyor. Bunun
sonucunda da gergin ve canlı
bir görünüm ortaya çıkıyor. Bu işlem,
çatlaklar çok ileri düzeyde
olmadığı takdirde, karın gevşeme ve
sarkmalarında da uygulanıyor.
2)
AHA peeling:
Glikolik asit kullanılarak yapılan AHA peeling,
yeni başlayan dikey
çatlakların tedavisinde etkili bir yöntem. Vücut
bölgesi önce glikolik
asit içeren temizleyicilerle temizleniyor.
Arkasından glikolik asidin
yüzde 40’tan başlayan konsantrasyondaki
solüsyonları uygulanıyor.
Seanslar haftada 1 kez yapılıyor ve seans
sayısı kişiye göre değişiyor.
3) İontoferez:
Bu yöntemle
çatlakların altında eksilen kolajen yapının uyarılması ve
doldurulması
amaçlanıyor. Bunun için kolajen içeren ampüller cilde
sürülüyor.
Ardından yaklaşık 5 - 6 dakika kadar galvanik akım veriliyor
ve
kolajenin cildin alt tabakasına iletilmesi sağlanıyor. Haftada 2 - 3
seans
şeklinde uygulanıyor. Ortalama 2,5 - 3 aylık bir tedavi süresi
gerektiriyor.
Beslenmeye
dikkat
Cildin esnek ve formunda olması için sadece dıştan
korunması değil,
içten de beslenmesi gerekiyor. Cildinize gereken
özeni göstermek
istiyorsanız, öncelikle işe beslenme düzeninizi
değiştirerek
başlamalısınız. Bu yüzden yediklerinize dikkat etmenizde
fayda var.
• Yoğurt, süt, taze sebze ve meyveleri masadan eksik
etmeyin.
• Serbest radikallerle savaşarak hücre yenilenmesinde önemli
bir rol
oynayan E ve C vitamini içeren yumurta, süt ve süt ürünleri
gibi
besinleri tercih edin.
• Vücuttaki toksinlerin atılmasına
yardımcı olan besinleri tüketin.
Böylece daha parlak ve sağlıklı bir
cilde sahip olabilirsiniz.
• Günde 1 - 1,5 litre su içmeyi ihmal
etmeyin. Cilde gereken nemi
sağladığınız takdirde esnekliğini uzun
bir süre koruyabilirsiniz.
Çatlakları önlemek için öneriler
Bütün
rahatsızlıklarda olduğu gibi, vücut çatlaklarının da oluşmasını
önlemek,
tedavi etmekten daha kolaydır. Bunun için de öncelikle cildin
elastikiyetinin
sağlanması gerekir. Ayrıca bazı hususlara da dikkat
etmelisiniz:
•
Kısa zamanda aşırı miktarda kilo alıp vermekten kaçının. Cilt,
vücuttaki
yağ miktarının artıp azalmasıyla birlikte aynı hızda esnemeyi
başaramadığı
için yıpranır ve çatlaklar oluşur.
• Cildin elastikiyetini kazanması
ve koruması için çaba sarf edin. Bu
amaçla yumuşatıcı yağlar, A, E
ve F vitamini, kolajen, elastin ve
hyalüranik asit yönünden zengin
çatlak giderici kozmetik ürünleri
düzenli olarak kullanmayı
alışkanlık haline getirin.
• Çok dar giysiler giymemeye özen
gösterin. Bu tür giysiler kan
dolaşımını güçleştirerek, cilde gereken
oksijenin sağlanmasını
engeller. Oksijen almayan cilt yeteri kadar
beslenemediği için daha
kolay yıpranır ve deformasyona uğrar.