hukuk.forum.st
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

hukuk,hukuki,adliye,dava,müvekkil,hukuk haberleri,avukat,savcı,hakim,forum
 
AramaLatest imagesAnasayfaKayıt OlGiriş yap

 

 MORITANYA / Afrika Kıtası

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Jensen
Hukuk Forum
Jensen


Giriş Tarihi : 30/03/09
Yer : İstanbul
Yaş : 34
Mesajlar : 14824
Rep Puanı : 14472
Rep Gücü : 6503
MORITANYA / Afrika Kıtası 2duy3hj

MORITANYA / Afrika Kıtası Empty
MesajKonu: MORITANYA / Afrika Kıtası   MORITANYA / Afrika Kıtası EmptyPaz Nis. 25, 2010 5:02 pm

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]


MORITANYA







Ülkenin genel görünümü



Afrika' da siyaseti ve torpak varlığı Moritanya'
ninki kadar yapay olan bir başka ülke bulmak güçtür.




1 milyon km² ' yi aşan bu ucsuz bucaksız topraklar
üstünde, 2 milyonu bile bulmayan bir nüfus yaşar.



Genellikle düz cizgilerden oluşan ülkenin sınırları,
Fransız sömürgeciler tarafından saptanmıştır.


Afrika' nın bu kesiminde Fransızlar, yerlilerin
uluscu girişimlerde bulunmalarını


önlemek amacıyla, etnik grupların durumunu ya da
tarihsel ögeleri göz önünde


bulundurmadan sömürgeler oluşturmaya yönelmişlerdi.

Böylece Moritanya, Büyük Sahra cölünün Fas
sultanlarının sürekli


olarak hak iddia ettikleri geniş bir parcasını Fas
topraklarından ayırmak


için yaratilmıştı.


Moritanya' nın doğusunda Büyük Sahra, batısında Atlas
Okyanusu yer alır.



Aslında büyük bir bölümü cölle örtülü olan ülkenin
yalınızca güneyde kalan


bazı kesimlerinde sürekli bitki örtüsü görülür.

En corak ve işsiz bölgeyse Yengeç dönencesinin iki
yanında kalan,


Mali ve Cezayir sınırı arasındaki Doğu bölgesidir.


Doğu bölgesinde uzanan ucsuz bucaksız kumul denizi
görünümündeki El - Cuf erginde,


tek tük vahaya raslanır.

Sürekli yerleşme yalnızca Cezayir ile Mali arasında
kalan ücgenin daha doğusuna düşen Chegga ( Segga ) vahasında


ve daha güneydeki Oualata ( Ualata ) vahalarında
görülür.






Büyük kumul alanı kuzeyde, Fas sınırı yakınlarında
Tindouf ( Tinduf ) hamadasının


ve Draa hamadasının taşlık, cakıllık engebelerinde
kesintiyle uğrar,


buna karşılık batısı, bol demir filizi bulunan
Zouerate dağıyla ve genellikle


" Adrar " diye adlandırılan kayalık engebelerle
kapalıdır.


Yöre daha cok yağış aldığı için, burada bazı geniş

ve güzel vahalara da raslanır.

Senegal ırmağının sağ kıyısına kadar ulaşan cakıllık
düzlükleri,


büyük kum cölünden güneye doğru Tagant tepeleri

ve Assaba dağ kütlesi ayırır. Kıyı bölgesi de
kesinlikle cöllüktür:


Alize rüzgarları karadan denize doğru estikleri için,
kıtaya


ulaşan nemin hic etkisi yoktur. Kıyılar dümdüz ve
limandan yoksundur.


Tek körfez olan Levriere körfezi, çok uzun kum
dillerinden oluşmuştur.



Kanarya adaları yönünden gelen akıntının etkisiyle bu
diller,


eski Ispanyol Büyük Sahrası sınırında, Beyaz Burun' a
kadar uzanır.


El - Cuf erginde ve baskent Nouakchott' un ( Nuaksot )
hemen kuzeyinde,


yıllık esyagis egrileri 100 mm dolayındadır.

Kücük vahaların yer aldığı Sahel bölgesi, bu cizginin
güneyinde kalır.


" Trarza" adı verilen Sahel seridini, ince

ve biraz daha nemli bir başka serit izler,
Moritanyalıların Chemama


( Semama ) diye adlandırdıkları, güney sınırında yer
alan bu serit.


Senegal ırmağının mevsimlik taskınları
vahalardakinden daha geniş boyutlu


bir tarıma olanak verdiginden, bütün ülkenin en
kalabalık bölgesidir.




[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]...Ülke tarihine
genel bakış




Moritanya, etnik bütünnlükten yoksun bir ülkedir ve
günümüzde halkın yapısı, ülkenin tarihsel olusumunun bir


sonuncudur. Ülkede Berberilerin ataları olan en eski
toplulukların yerini alan ( XV. yy' da ) Arap kökenli Beni Hasan' ın


askerleri, hem Islam dinini benimsetmiş, hem de
feodal nitelikte yeni bir düzen kurarak, toplumsal ve iktisadi islevleri
cok


sıkı kurallara bağlamışlardı. Büyük sınıflara
ayrılmış bir toplumda Araplar askerlik, göcebe hayvancılık ve ticaret
işleriyle


uğraşıyor, bazı Berberi toplulukları da daha cok
eğitim işlerine bakıyor, medreseleri yönetiyor, yasaları yapıp


uyguluyorlardı; halkın geri kalan bölümüyse,
toplumsal piramidin en altındaki cobanlar ve köylülerdi.




XVII. yy. sonlarında savaşcılar, bazı önemli ve yarı -
bağımsız emirlikler kurdular, söz konusu emirliklerin o zaman elde


ettikleri saygınlık, Moritanyalilarin günümüzde bile
varlığını sürdüren bölgecilik anlayışına yansımıştır.






Önceleri, Avrupalilarla ilişkiler son derece
seyrekti, cünkü bölgenin iktisadi değeri pek yoktu: Bölgeye yalniıca
arap


zamki, birkac Portekiz, Ispanyol ya da Ingiliz
tüccarını cekiyordu.


Ama XIX. yy' in ikinci yarısında, Senegal ırmağının ağzına yerleşmiş olan Fransızlar,

Kuzeybatı Afrikalı müslüman tüccarların Sudanli
zenciler üstündeki etkilerinin günden


güne artmasından kaygılanarak, ırmağın sağ
kıyısındaki


emirlikleri boyunduruk altına almak icin bir dizi
askeri harekata


giriştiler, ama ilerlemeleri cok ağır oldu.



Avrupalıların etkisi ancak 1910 ' a doğru kendini
göstermeye başladı


ve 1920 ' de yöre sömürge statüsü içine alındı.

Resmi dairelerin calışmasına elverişli büyüklükte
hicbir yerleşme alanı bulunmadığı icin de,


Senegal' deki Saint - Louis, yönetim merkezi oldu.

Sömürgelerin sınırları, ancak 1934 ' te Ispanyollar
Rio de Oro' yu işgal etikten sonra saptandı.




Ikinci Dünya savaşı sona erince Moritanya, Fransız
Birliği' ne katıldı.


1957' de, Muhtar Deddah bağımsızlık savaşımına girişti.

28 Kasım 1960' ta bagımsızlığına kavuşan Moritanya'
da, topu topu 20 km uzunlugunda asfalt yol,


üç küçük hastane ( toplam
200 yatak ) bulunuyor, halkın % 95 ' i okuma - yazma bilmiyordu.


Yeni kurulmakta olan baskent Nouakchott' un ( Nuaksot ) yapimi henüz

tamamlanmadığından, ilk hükümet toplantıları ancak
cadırda yapılabiliyordu.


Ama en büyük sorun, halkın ayrı kökenlerden
gelmesinden kaynaklanmaktaydı, nüfusun


3/4 ünü olusturan göcebe Arap - Berberiler, 1 / 3 ' ini oluşturan Sudanli zencilerin
efendisi olarak yaşamaya alışmışlardı.


Ulusal bilinc diye bir kavram bulunmaması, ortak cıkarların bilinmemesi,

halkın dayanışma duygusundan yoksun olması, yeni
devletin geleceği


konuşunda oldukca karamsar düsünceler yol acıyordu.

Fas da, bütün ülke toprakları üstünde sürekli hak
iddia
etmekteydi.



Bu yüzden, ilk cumhurbaskanı Muhtar Deddah, gercekten
güc sorunlarla karşı karşıya kaldı, sosyalist düsünceli


olduğundan, komünist ülkelerin desteğini sağlayarak,
Fransa' nın her alandaki egemenliğinden kurtulmayı denedi.


Arapcayi zorunlu öğrenim dili haline getirdi, ülkeyi
bir anlamda A.E. T' ye bağımlı


kılan Afrika- Moritanya Ortak Örgütü' nden ( OCAM ) ayrıldı.


1965 ' te Zouerate ( Zuerat ) demi filizi yatağının
işletilmeye başlanması,


devletin boş olan kasalarını
doldurmaya yaradıysa da, sanayileşme süreci icindeki


ülkelere özgü sorunların yerel toplumu apansızın sarsmasına neden oldu,

1968' de patlak veren ilk grevleri ordu bastırdı, ama
bu arada bircok kişi yaralandı,


hatta bazıları öldü.

Isci hareketlerinin sonraki yıllarda da sürüp
gitmesi,


zaten 1972 - 1973 ' teki büyük kuraklıktan son derece
olumsuz


yönde etkilenen ülkede, hosnutsuzluğu büsbütün
artırdı.




Halkiı yeniden güvenini kazanmak icin Deddah, 1973'
te Fransa' yla para birliğine


son verip, ulusal para kullanımını başlattı, 1974' te Alman, Fransız,

Ingiliz ve Italyan sermayesiyle kurulmuş olan ve
Zouerate' taki ( Zuerat ) demir filizinin


cıkarımını denetleyen güclü MIFERMA şirketini
ulusallaştırdı.


1975' te Akjoujt bakır ocaklarını işleten SOMINMA da ulusallaştırıldı.


Öbür sanayi ve tasimacılık kuruluşlarının yanı sıra,
bir - iki madencilik şirketi de


Maden Sanayisi Ulusal Sirketi'
ne bağlandı.


Böylece, doğrudan doğruya cumhurbaşkanının denetimi
altında olan bu şirket, Moritanya iktisadının


belkemiği haline geldi. ama Deddah' in Avrupa
devletleriyle ilişkilerini ayni düzeyde tutmak,


bol para yardımı yapan Arap dünyası
ile zenci Afrika' nin en yoksul kesimi


arasındaki dengeyi korumak ve ülkeyi cağdaş bir
sanayi düzeyine getirmek


iin harcadiğı bütün cabalar, Ispanyol Büyük Sahrası
sorunu nedeniyle


başrarısızlıkla sonuclandı.



14 Kasım 1975' te Ispanya, Fas ve Moritanya' nın
Madrid' de imzaladıkları bir anlaşma uyarınca Ispanya, fosfat yatakları


bununan sömürgesini ve denizi balık dolu kıyı
parcasını bırakarak, bölgeyi Fas ile Mortitanya arasında paylaştırdı.
Bunun


üstüne Fas' ın ve Moritanya' nin desteğiyle Ispanya'
ya karşı savaşmıs olan Polisario Cephesi ( Batı Büyük Sahra' nın ve


Rio de Oro' nun Kurtarılması icin Halk Cephesi ) ,
bunu davasına ihanet sayarak, en gücsüz durumda olan Moritanya' ya


savaş actı ve 8 Haziran 1976' da başkente saldırdı.

Bu kardeş kavgasını yabancı ülkeler de kızıştırmaktan
geri kalmadılar:


Libya, Sovyetler Birliği ve Fransa, her iki tarafa da
silah


ve siyasal destek sağlayarak ise karıştılar.

Madenleri bakımından kendini
tehlikede gören Moritanya


( Zouerate, Rio de Oro sınırının yanıbaşındadır,
baskentten Nouadhibou limanina


giden demiryou hattıysa,
sınır boyunca uzandığı icin, savunulması olanaksızdır ),


yansızlık siyasetini bir yana bırakarak Fas' tan ve Fransa' dan yardım istedi.


Bu arada, Polisario gerillalarına karşı koyabilmek
icin gerekli savunma giderleri


ve maden çıkarımı
çalışmalarının durdurulmasına yol actı.



Kamuoyunun hosnutsuzlugu , 10 Temmuz 1978' de bir
hükümet darbesi yapılmasını


ve ordunun iktidari ele almasını kolaylaştırdı. Deddah tutuklandı,

yeni hükümet Rio de Oro sorunundan bir an önce
kurtulmak amacıyla,


5 Ağustos 1979' da Cezayir'
de Polisario Cephesi' yle bir barış anlaşması imzaladı.



Moritanya, eski Ispanyol sömürgesi üstündeki bütün
isteklerinden vazgectiğini bildirdi


ve Fas' i gerillalarla baş başa bıraktı.


Cezayir anlasmasının bütün maddeleri henüz acıklanmış
değildir.



Rio de Oro toprakları icindeki Beyaz Burun yarımadasının ucunda yer alan

500 nüfuslu La Guera köyünün durumu belli olmamıştır.

Nouadhibou ( Nuadhibu ) limanina
bitişik olması, limana giriş - cıkışların

denetlemesini kolaylaştırmakta, gerek Fas, gerek Polisario Cephesi,

bu önemli stratejik nokta
için hala cekişip
durmakta, üssü elinden
cıkarmak


istemeyen Fas, askeri birliklerini Moritanya' dangeri cekmemektedir.

Henüz sona ermemiş olan Büyük Sahra savaşı,çağın koşullarına uygun bir düzeye varmak için

asılması gereken çetin yolu
kapatmış, toplumda



ve iktisatta kökten bir değişikliği engelleyerek,
ülkenin bel bağladığı umutların


suya düşmesine yol acmıştir.


Üstelik, son yıllarda asiretler ve bölgeler
arasındaki eski kinler yeniden alevlenmiştir.





Ilkel yöntemlerle çağdaş
yöntemler arasında bocalayan bir iktisat




Moritanya' da birbiriyle catışan ve uzlaşmaları
kesinlikle olanaksız iki iktisat tipi vardır.


Birincisi, göcebe hayvancılık, capa tarımı

ve kücük capta dericilik ile halıcıliktan öteye
gitmeyen kücük el sanatlarının


oluşturduğu geleneksel iktisattir.

Gecimini bu tür işlerden sağlayan halk kesiminin
ilkel yöntemlere bağlı kalması, ülkenin cağdaşlaşma sürecini yavaşlatan

bir etmen olmakla birlikte, büyük doğal yıkımlar
nedeniyle cağdaşlaşma sürecini yavaşlatan bir etmen olmakla birlikte,


büyük doğal yıkımlar nedeniyle cağdaş iktisadın
bunalıma sürüklendiği zamanlar, güvenli bir destek oluşturmaktadır.


Tarim icin en elverişli alanlar, güneyde Chemama
havzasıdır.


Genellikle tarlalarda köle gibi calışan ( kölelik
resmen 5
Temmuz 1980' de kaldırilmıştır )

zenci halkın sürekli olarak oturduğu köylerin
cevresinde, Senegal ırmağı kıyılarında ve


yağış mevsiminde taşkın sularıyla kaplanan
topraklarda darı, pirinc, mısır, sebze, tütün yetiştirilir.
Genisletilmesi


tasarlanan bazı sulak alanlarda, şekerkamışı ve pamuk
tarımı da yapılır. Daha kuzeye cıkıldıkca, tarlalar seyrekleserek


azalır, cöldeyse, yalnızca vahalardaki hurma
ağaclarının gölgesi biraz sebze yetiştirmeye olanak verir:


Güneyden kuzeye doğru
hayvancılık da azalmaya başlar:


1972 - 1973 ' teki büyük kuraklık sırasında, koyun ve

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]...kecilerin yanı
sıra


sığırların da sayısı yarı yarıya azalmıştır.



Sahel bölgesinde, daha iyi bir otlak bulabilmek icin
her gün kilometrelerce yol alınır.


Cöle dayanıklı tek hayvan hecin devesidir, hem kendi kendini besler,

hem de sütüyle, yağıyla eitiyle, derisiyle, hatta
yakacak olarak kullanılan tezegiyle


insanlara büyük yararı dokunur.

Ikinci iktisat tipi maden kaynaklarına ve
sanayileşmeye dayanır.


Ülkedeki başlıca maden, demirdir. Zouerate madeni,
iki
savaş arasında bulunmuş

olmasiıa karşın ancak 1963' te işletilmeye başlanmış

ve 1965' te verimli hale gelmiştir.

Yüksek oranda ( % 65 )
demir kapsayan filiz, yüzeyde olduğu için kolaylıkla cıkarılır.


650 km' lik demiryolunda dünyanın en uzun katarları gidip gelir.



Günümüzde her 18 saatte bir 15 000 ton filiz,
ocaklardan, Nouadhibou limanındaki otomatik yükleme tesislerine kadar


taşınmaktadır. Maden, tükenecek gibi değildır.

Üstelik bu yatak tükense bile, yakınındakı başka
yataklar isletilebilir.


Başkentin kuzeydoğusundaki Akjoujt' ta ( Akjujt ) çok
az miktarda altın iceren bakır filizi de cıkarılır,


Ndaghamcha' daki " sebha" ,
dev bir alcı deposu gibidir, ayrıca Cezayir sınırı


yakınlarında uranyum ve kıyı düzlüğünde petrol
bulunduğu
sanılmaktadır.

Başkentte, tüketim maddeleri üreten bazi kücük
fabrikalar kurulmuştur.




Bölgelerin genel görünümü



Ucsuz bucaksız Moritanya topraklarında, ic bölgeleri
belirleyecek öğeleri bir araya getirmek oldukca güctür.


Bununla birlikte, geniş bir
bicimde ic ice gecmiş en az üc doğal cevre, gerek görünüm, gerek
Moritanya' ya özgü yaşam


bakımından, güclükle de olsa birbirinden ayırt
edilebilir.



Büyük bir bölümü kumul tepeleriyle kaplı cölde,
vahalar az ve birbirine uzaktır,


kuzey kesiminde bazı tuzlu bataklıklara ve

birkac yükseltiye raslanır: Icerdiği demir nedeniyle
bölgeden gecen ucakların bile pusulalarını bozan Zouerate dağı


( 915 m ) , Adrar tepeleri. [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]



Insan elinin yöreye getirdiği yenilikler arasında,
maden cıkarım tesisleri, birkac asfaltanmış yol,


demir filizini denize taşiyan uzun demiryoulu hattı
sayılabılır.


Yereyi deve kervanlarıyla asan göcebelerin yani sıra,
askerlerin, yerbilimcilerin,

teknisyenlerin motorlu aracları da artık yörede daha
sık görülmektedir.


Sahel bölgesinin sınırı, belirsiz ve değişkendir,
buğdaygillerin, sütlegengillerin yetiştiği,


devekuşlari ile ceylanların yaşadıği bozkır, ancak güney sınırına doğru,

Nouakchott enleminde daha kesin cizgili bir görünüş
alır.


Başkent ( 150 000 nüf. ). tam cölün sınırındadır, bu
nedenle de " harmattan" adı verilen rüzgar estikce, sokaklar, tek katlı


evleri cevreleyen duvarların her yanı, otların bile
göclükle büyüdüğü ağacsız kırac bahceler kumla dolar.


Baskent, 1957' den sonra
kurulmaya başlanmıştır, ama yerinin kent alanı olmaya elverişlı hicbir
fiziksel niteliği yoktur.




Günümüzde bile bazı modern tesislerle ve oldukca
yeterli altyapılarla donatılmış olmasına karşın, yer seciminin ne kadar


aceleye geldigi görülmektedir: Başkent, bütünüyle ele
alındığında ic karartıcı bir kenttir, cepecevre yoksul mahalleleriyle


sarılmıştır, ama bu mahalleler tenekeden yapılma
gecekonudlar dan değil,



[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]...cadırlardan oluşur.


Son zamanlarda işsizlerin sayısının günden güne
coğaldığı kent, ülkenin öbür yerleşme alanlarıdan yalıtılmıştır.




Daha güney kesim, hic değilse yerleşme acısından, en
canlı bölgedir.


Kerpicten yapılma kulübelerden oluşan köyler günden güne sıklaşmaktadır, cevre de biraz daha yeşildir.

Rkiz gölü kıyıları gibi sulak kesimlerde, düzenli
tarım ciftlikleri
kurulmuştur,

konutlar yalın ama rahattır.

Zencilerin yaşadığı bu yörede halk, Arapların egemen
olduğu, daha 1980' e kadar


köleliği benimseyen ve köle emeğinin ticaretini yapan
bu yapay devletin yapay


başkenti Nouakchott' tan çok, umutlarını Senegal ırmağının öbür kıyısına bağlamışlardır.



Kaynak : Gelişim Büyük Coğrafya Ansiklopedi
Kitabından Alıntılar / 11 Aralık 2008

2 Şubat 2008
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
MORITANYA / Afrika Kıtası
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» MOZAMBİK / Afrika Kıtası
» MADAGASKAR / Afrika Kıtası
» Moritanya'da 2 İtalyan kaçırıldı
» Zimbabve / Arika Kıtası
» TAYLAND / Asya Kıtası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
hukuk.forum.st :: Kültür ve Sanat :: Kültür & Sanat-
Buraya geçin: