Jensen
Giriş Tarihi : 30/03/09 Yer : İstanbul Yaş : 34 Mesajlar : 14824 Rep Puanı : 14472 Rep Gücü : 6503
| Konu: Sette genel bir gerginlik vardı, bana patladı. C.tesi Ocak 23, 2010 10:13 pm | |
| [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Murat Han’ı (35), Mutluluk filmindeki Vanlı bıçkın, örfüne, adetine bağlı Cemal karakteriyle tanıdık. Ardından sert mizaçlı ve arızalı rolleri canlandırmaya devam etti. Oysa beyazperde ve ekranda göründüğünden farklı bir adam; güleryüzlü ve esprili.
Hayali, bir komedi filminde oynamak. Şu anda iki TV dizisinde başrolde. Son dönemde gündeme gelmesinin nedeni ise, oynadığı dizinin yönetmenine attığı iddia edilen yumruk.
Ankaralı Murat Han, memur bir ailenin çocuğu. Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi, Tiyatro bölümünden mezun oldu. Ardından Los Angeles’ın yolunu tuttu. Stella Adler oyunculuk akademisine kaydoldu. Gündüzleri okula devam ederken, oturduğu küçük dairenin kirasını çıkarabilmek için pizza dağıttı gece kulüplerinin kapısında güvenlik oldu.
Bütün bu koşturmaca arasında, ABD’li bir kıza aşık oldu; evlendiler. Fakat farklı kültürlerden gelmeleri, sorunları beraberinde getirdi. Evlilikleri 1.5 yıl sonra noktalandı. ARKADAŞI İÇİN GİTTİ KENDİ KEŞFEDİLDİ
Hayatını değiştiren; 2007 yazında ailesini görmek için çıktığı Türkiye seyahati oldu. İstanbul’dayken, oyuncu bir arkadaşının iş görüşmesine eşlik etti. Ama cast ajansının dikkatini arkadaşı değil, Murat Han çekti. Abdullah Oğuz’un yönettiği Mutluluk filmi için deneme çekimlerine çağırıldı. Kısa süre sonra yanıt geldi. Artık başrol onundu. İlk filmiyle Altın Portakal kazandı. Bu arada, kısa bir süre önce kaybettiği annesinin kanser olduğunu öğrendi. Onun yanında olmaya ve Türkiye’de kalmaya karar verdi.
SERT GÖRÜNTÜMÜN ALTINDA ARIZALI BİR TİP YOK
* Sizin için sert ve arızalı karakterlerin oyuncusu deniyor.
- Mutluluk ve Vicdan filmlerinden sonra öyle bir algı oluştu. Aslında ben, ters köşeye yatıran durum komedilerinde çok başarılıyım. Ama bu yönümü bir türlü gösteremiyorum.
* Ama sert ve mesafeli bir görüntünüz var.
- O görüntü, yüzümün kemikli yapısından kaynaklanıyor. Sert görüntümün altında arızalı bir tip yok. Hatta bazen duygusal bir adamım.
* Bu sezon iki dizide birden başrol oynadınız. Ömre Bedel halen devam ediyor. Para kazanmak için mi iki iş birden kabul ettiniz?
- Bunlar acımasız yorumlar. İnsanlar para hırsım var sanıyor. Bazı yazarlar beni yerden yere vuruyor. Oysa alakası yok. TRT’nin Hesaplaşma dizisi bir yaz işi olarak geldi. Bu arada Fox’dan Eylül’de başlayacak bir dizi için teklif aldım. İkisiyle de anlaşma imzaladım. Ama TRT’nin mayıs sonu başlayacak işi temmuz ayını buldu. Fox da çekimlere erken başladı. Böylece işler birbiriyle çakıştı.
* Ömre Bedel dizisinin yönetmeni Nihat Durak’a yumruk attığınız doğru mu?
- Tartıştık. Yaşça benden o kadar büyük birine bırakın yumruğu, tokat bile atmam.
* Nihat Bey diziden de ayrıldı. Neydi bu ateşli tartışmanın sebebi?
- Çok detaya girmeyeceğim. Mizaçlarımız uyuşmadı. Sette genel bir gerginlik yaşanıyordu. Patlama anı bana denk geldi. Söz düellosu oldu ama fiziksel bir temas olmadı.
* Filmlerde gerekli gereksiz soyunuyorsunuz sanki...
- Bir daha soyunmayacağım (gülüyor). Sahneler çekilirken nasıl kullanılacağını bilmiyorsunuz. Tabii bazen istemediğim halde vücut şov yapıyormuşum gibi gözüküyor. Ben sinema filmlerinde karakter gerektiriyorsa şişman da olsam soyunurum. Bunun rolle alakası var, fiziğimin düzgün olmasıyla değil.
BİR KEZ GERÇEKTEN AŞIK OLDUM
* Aşkı nasıl tanımlarsınız?
- Bir ihtiyaç. İnsanın içinde olan bir duygu. Uzun süre aşkı hissedemediğimde özlüyorum. Tabii bir de şöyle bir durum var; birisinden etkilendiğiniz zaman onu aşk olarak algılıyorsunuz.
* O zaman size göre ilk görüşte aşk yok?
- İlk görüşte yaşadığımız çekimgücü. İçimizde aradığımız bir duygu ve rol oluyor. O duyguyu karşılamak için birini arıyoruz. İlk etkilendiğimiz kişiyi o role oturtuyoruz. Ama uzun zaman geçinde o kişiyi detaylı tanıyoruz. Bazen hayal kırıklıkları yaşıyoruz.
* Siz çok hayal kırıklıkları yaşadınız mı?
- Tabii. Ben de bazı ilişkilerimi ilk zamanlarında aşk diye düşündüm. Ama sonradan aşk olmadığını anladım. Şimdiye kadar gerçek anlamda bir kere aşık oldum. O da ABD’deki son kız arkadaşımdı. Onu bütün özellikleriyle sevdim.
* Peki Tuğba Ünsal?
- O ilişki bayağı eskide kaldı. Olmadı. Nedenlerini çok konuşmak istemiyorum. Ama benim bütün ilişkilerimin başlama ve bitme sebepleri var. Yaşadığım ilişkileri saklamayı da sevmiyorum. Mesela şu an hayatımda kimse yok.
* Çapkın mısınız? Mesela hayatınızda biri varken aklınız başkalarına kayar mı?
- Her yerde olmak hiçbir yerde olmaktır. Ben beraber olduğum kişiye emek harcarım.
Hürriyet | |
|