Doç. Dr.
Mahmut Akyüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, herhangi bir darbe veya
kaza sonucu başın yaralanmasının ''kafa travması'' olarak
adlandırıldığını, günlük hayatta sık olarak karşılaşılmasına rağmen
vatandaşların halen kafa travması konusunda yeterince bilgili
olmadıklarını söyledi.
Gelişmiş
ülkelerde kafa travmalarının ölüm nedenleri arasında üçüncü veya
dördüncü sırada olduğuna işaret eden Doç. Dr. Akyüz, ''Kafa travmaları
ülkemizde maalesef halen birinci sırada ölüm nedeni'' dedi.
Kafa
travmalarının çoğunluğunun trafik kazaları nedeniyle oluştuğuna değinen
Mahmut Akyüz, doğru ve zamanında yapılan müdahale ile yaralanmanın
verebileceği zararların en aza indirilebileceğine değindi. ''Telaş
içinde yapılan yanlış ilk yardımlar, yaralanmaların artmasına neden
olabilmektedir'' diyen Akyüz, şöyle konuştu:
''Kafa
travmalı bir hastada ilk müdahale, hasta acil servise veya yoğun bakıma
geldiğinde değil, travmanın olduğu yerde başlamalıdır. Hastaya travma
anından, devamlı tedavisinin yapılacağı kliniğe gidene kadar
transportun her aşamasında sistematik ve hızlı yaşam desteği verilmeli
ve sürdürülmelidir. Kafa travması hastalarının yüzde 20'si, ilk travma
anında veya transport sırasında kaybediliyor. Buna da en çok düşük
tansiyon ve kandaki oksijen düzeyinin yetersizliği sebep oluyor.''
Akyüz,
düşme veya trafik kazası gibi olayların ardından görülebilecek bazı
belirtilerin vatandaşlarca bilinmesi gerektiğini belirterek, şöyle
devam etti:
''Hasta ve hasta
yakınlarının bazı önemli detayları bilmesi gereklidir. Travma sonrası
15 dakikadan fazla şuur kaybı, şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma,
şuurun giderek artan şekilde bozulması, uyku hali, kulaktan veya
burundan kan veya suya benzeyen sıvı gelmesi, sara nöbeti geçirilmesi
gibi ayrıntılar oldukça önemlidir.''
Akyüz,
bebeklerin de kafa travması bakımından riskli grupta olduğunu,
ailelerin bu konuda ''uyanık'' olması gerektiğini vurguladı.
Ailelerden, bebeklerde kafatasının ön tarafında bulunan ve halk
arasında bıngıldak olarak bilinen açıklığa dikkat etmelerini isteyen
Doç. Dr. Akyüz, ''Bu açıklığın kabarıklığının belirgin olması, kusma
eşlik etmesi, devamlı ağlama hali, gözlerin bir tarafa kayması, ellerde
ve kollarda istemsiz hareketler veya hareketin olmaması, cilt altında
belirgin şişlik veya çökmelerin olması önemli detaylardır'' ifadelerini
kullandı.
Doç. Dr. Mahmut Akyüz, bu tür
durumların gözlenmesi halinde mutlaka bir sağlık kuruluşuna
başvurulması gerektiğini sözlerine ekledi.