Ünlü tarihçilerimiz Halil İnalcık, İlber Ortaylı ve Erhan Afyoncu’ya
göre Osmanlı İmparatorluğu’nun en önemli ve en büyük padişahı Fatih’ti.
Çünkü Fatih çağ değiştirmiş, dünyayı çok iyi okuyan, geniş bir
perspektifi olan bir sultandı.
Erhan Afyoncu, “Eğer biz 19. yüzyılda Fatih gibi bir padişaha sahip
olsaydık, sanayi devrimini tamamlardık” dedi. Fatih biyografisi
yazılmayı bekleyen ve hâlâ hakkında çok az şey bildiğimiz bir imparator…
Bu ay NTV tarih dergisinin kapak konusunu teşkil eden “Bizans’a ve
ulemaya karşı tek başına” başlıklı makalesinde Fatih’in iki cephede
savaş verdiğine dikkat çekiyor Ünlü tarihçi Halil İnalcık…
İlginçtir, bu ay başında yayınlanmış olup sizlere birazdan sözünü
edeceğim kitapta da İnalcık’ın altını çizdiği konuların altına kalın bir
çizgi çekilmiş ve Fatih'in gerçek anlamda tanınmadığı savunuluyordu.
Öte yandan Mehmet Siyah Kalem Efendi ünlü bir nakkaştır ama hayatı ve
kim olduğuna dair pek bilgi yok. Gerçek adı bile henüz bilinmiyor.
Yarattığı kaotik figürlerle biliniyor.
Geçtiğimiz günlerde Yaşar İliksiz’in kaleme aldığı “Konstantin’in Sırrı”
isimli kitabı ünlü tarihçilerin henüz yeterince tanınmadığına dikkat
çektiği Fatih’ten yola çıkıp Mehmet Siyah Kalem Efendi’ye uzanan
enteresan ilişkiler yumağını sorguluyor.
Konstantin’in Sırrı kaza süsü verilmiş bir cinayetle başlıyor. Öldürülen
meçhul kişiye ait ve tarihin çok eski zamanlarına dayanan gizemli bir
muska var. Gizemli muska yazarın İstanbul tarihine dair bilinmezleri
ifade edebilmek için kullandığı bir sembol. Muskayı bulunca hayatı
altüst olan Janet ise yazarın günümüzdeki siyasi ve sosyal sorunları
sorgulamak için kullandığı zekice bir sembol…
Birbirini ölümüne seven Türk milliyetçisi bir genç ile Ermeni bir kızı
bekleyen çetin sınavlar ve tarihin sayfalarında adı dışında her şeyi
unutulup giden, ama buna rağmen şöhreti tüm dünyayı saran meçhul bir
ressam hikâyenin önemli unsurları. Bu arada İstanbul üzerine oynanan
siyasi oyunlar ve gizemli bir tarikatı da unutmayalım.
Tüm bu karakterler ve olaylar arasında bağlantıyı kurmak için kullanılan
hayali karakter de kayda değer. Kim olduğu, nereden geldiği ve garip
güçlerinin kaynağı bilinmeyen Kızıl Saçlı Adam, kâh Dede Korkut’u, kâh
Hızır’ı kâh Star Wars’ın Obi Wan Kenobi’sini, kâh Yüzüklerin
Efendisi’nin Gandalf’ını çağrıştıran etkileyici tasviryle Türk edebiyatı
ve sinemasında sıkıntısı çekilen Süper Kahraman eksikliğini kapatmaya
aday görünüyor…
Konstantin’in Sırrı okunduğunda insana Da Vinci’nin Şifresi havasını
veren, akıcı bir roman. Fatih Sultan Mehmet hakkında belki ilk kez
bilinen bazı gerçekleri ifşa ediyor. Mehmet Siyah Kalem Efendi Fatih
olabilir mi diye de zihninizi kurcalayacak soru işaretleri açıyor.
Hakkında bu kadar çok şey söylenen Fatih ve İstanbul’un fethi, üzerinde
çok şey söylenmeyi hak ediyor. Yıllar, yüzyıllar geçmesine rağmen
İstanbul üzerine oynanan oyunlar hiç bitmiyor. Fatih’i Hıristiyan yapan
da çıktı, zaten Hıristiyan olarak doğmuş diyenler de. Fatih, dünyanın
kaderini değiştirmiş bir Türk imparatoruydu ve Müslüman’dı.
Okurları, metin boyunca zekâ oyunları oynayarak heyecandan heyecana
sürükleyen yazar onlara tüm bilmecelerin çözülmüş olduğu hissinin
oluştuğu anlarda sürpriz bir final sunuyor. Finalde Patrik’in ağzından
okuduğumuz cümleler ise “söyler mi, söyler” dedirtiyor…
Bu kitabı mutlaka okuyun… Hem Fatih'i daha iyi kavrayabilecek önemli ip
uçlarına sahip olur, hem de “Konstantipolis'e hükmeden dünyaya hükmeder”
diyen Doğu Romalıları, yani Bizanslıları daha iyi anlarsınız.
EnSonHaber.
ALINTIDIR