hukuk.forum.st
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

hukuk,hukuki,adliye,dava,müvekkil,hukuk haberleri,avukat,savcı,hakim,forum
 
AramaLatest imagesAnasayfaKayıt OlGiriş yap

 

 Genç Osman (1604 - 1622)

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Jensen
Hukuk Forum
Jensen


Giriş Tarihi : 30/03/09
Yer : İstanbul
Yaş : 34
Mesajlar : 14824
Rep Puanı : 14472
Rep Gücü : 6503
Genç Osman (1604 - 1622) 2duy3hj

Genç Osman (1604 - 1622) Empty
MesajKonu: Genç Osman (1604 - 1622)   Genç Osman (1604 - 1622) EmptyC.tesi Mayıs 08, 2010 8:31 am


Sultan
Genç
Osman, 3 Kasım 1604 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. Babası
Birinci
Ahmed, annesi Mahfiruz Haseki Sultandır. Mahfiruz Haseki Sultan
Rum'dur.
Sultan Genç Osman 14 yaşında iken, amcası Sultan Birinci
Mustafa'nın
tahttan indirilmesi üzerine Osmanlı tahtına oturdu. Annesi
onun
yetişmesi için çok titiz davrandı. Sultan Genç Osman iyi bir
terbiye
ve tahsil gördü. Arapça, Farşça, Latince, Yunanca ve İtalyanca
gibi
doğu ve batı dillerini klasiklerinden tercüme yapabilecek kadar
güzel
öğrendi. Çok güzel bir yüzü olan Genç Osman, zeki, enerjik,
atılgan,
cesur ve gözü pek bir padişahtı.


Sultan Genç
Osman,
Fatih Sultan Mehmed devrine kadar yapıldığı gibi saray
dışından,
Şeyhülislam Es'ad Efendinin ve Pertev Paşa'nın kızları ile
evlendi.
Yavuz Sultan Selim devrinden itibaren padişah saray dışından
evlenmediği
için bu davranış önemli bir değişiklik oldu. Kendisine
planlarını
uygulayacak bir sadrazam bulamadı.


Tarihte eşine
az
rastlanır bir şekilde tahtan indirilerek, Yedikule zindanlarında
boğularak
şehit edilen Sultan Genç Osman, babası Sultan Birinci
Ahmed'in
Sultanahmed Camii'nin yanındaki türbesine defnedildi. Tahta
çıkar
çıkmaz devlet erkanı içindeki üst düzey yetkilileri değiştiren,
müderris
ve kadıların atanma yetkilerini şeyhülislamdan alan Sultan
Genç
Osman çok yenilikçi bir padişahtı.


İRAN
İLİŞKİLERİ


Sultan
Genç Osman tahta çıktığı
sırada Sadrazam Halil Paşa, İran seferindeydi.
Osmanlı ordusu Pul-i
Şikeste'de yenilmesine rağmen, İranlılar, mukaddes
saydıkları Erdebil
şehrinin Osmanlılar'ın eline geçme ihtimali üzerine
barış istediler.
Serav sahrasında, daha önce iki devlet arasında
imzalanan Nasuhpaşa
antlaşması baz alınarak imzalanan Serav
antlaşmasıyla barış tekrar
sağlandı. (26 Eylül 1618).


İTALYA VE AKDENİZ
SEFERİ


Halil
Paşa komutasındaki Osmanlı
donanması 1620 yazında Akdeniz seferine
çıktı. İstanbul'dan
ayrıldıktan sonra Navarin'e gelen donanma, buradan
da kuzeye,
Adriyatik'e doğru yöneldi. Dıraç'da iki İtalyan gemisini ele
geçirdikten
sonra İtalya'ya asker çıkardı ve İspanyollara ait olan
liman şehri
Manfredonia'yı işgal etti.


LEHİSTAN SEFERİ

Osmanlı
Devleti
ile Lehistan arasında bir dostluk mevcuttu. Dinyester Irmağı
iki
ülke arasında sınır oluşturuyordu. Osmanlı-Avusturya Savaşlarında
Lehistan
ilişkileri gerginleştiyse de barış bozulmamıştı. Fakat askeri
birliklerin
geçimini Lehistan'a yaptığı akınlarla sağlayan Kırım Hanı,
barışa
aykırı hareket ediyordu. Bunun yanı sıra Lehliler Boğdan
işlerine
müdahaleden geri kalmadıkları gibi, Boğdan'a ait Hotin
kalesini işgal
etmişlerdi (1617). Ayrıca Eflak ve Erdel'in iç işlerine
müdahale
etmeye devam ediyorlardı. Bu olaylar üzerine Sultan Genç
Osman,
kendisine yapılan muhalefetlere rağmen Lehistan seferine karar
verdi.
Bu arada Özi Beylerbeyi İskender Paşa komutasındaki birlikler,
Purut
kıyısında bulunan Yaş'ta, Lehlileri bozguna uğratmıştı (20 Eylül
1620).


Sultan
Genç Osman, 1621 yılının Nisan ayında Lehistan
Seferine çıktı.
Lehler yeni ve daha büyük bir ordu meydana getirme
çabasındaydılar.
Avusturya'dan yardım alarak ordularını takviye
ettiler. Osmanlı
Ordusu 2 Eylül 1620'de Hotin önlerine geldi. Kale
kuşatıldı ve Hotin
kalesi önlerinde yapılan meydan savaşında, düşman
siperlerinin ele
geçirilememesi, askerlerin şevk ve heyecanını oldukça
yıprattı.
Yeniçerilerin de kendilerini tam olarak savaşa vermemeleri,
bu
savaşın kesin bir netice ile sonuçlanmamasına yol açtı. Lehistan
elçilerinin
savaşa kendilerinin neden olduklarını bildirmesi üzerine
Hotin
Antlaşması yapılarak sefere son verildi (29 Eylül 1621).
Antlaşmaya
göre Lehler ve Osmanlılar birbirlerinin topraklarına
saldırmayacak
Lehistan eskiden olduğu gibi Kırım Hanına 40.000 düka
altın
verecekti.


YENİLİK HAREKETLERİ

Sultan
Genç Osman,
Lehistan seferindeki başarısızlığının sebebi olarak
askerin
gayretsizliğini görüyordu. Askeri alanda bazı yenilikler
yapma fikri
böylece gelişti. İşe Kapıkulu ocakları ile başladı.
Yaptırdığı sayımda,
asker sayısının maaş defterindeki kişi sayısından
az olduğunu anlayınca
fazladan para vermeyi kesti. Bu durum da, daha
önce fazladan gelen
paraları kendi ceplerine atan zabitlerin, Sultan
Genç Osman'a düşman
olmalarına yol açtı.


Sultan
Genç Osman; her şeyin farkındaydı,
ancak tecrübesiz olması yüzünden
istediği yenilikleri yapamıyordu.
Anadolu, Mısır ve Suriye
askerlerinden oluşacak yeni bir ordu kurmak
istiyordu. Aynı zamanda
saray, harem ve ilmiye teşkilatlarını yeniden
kurmak, yeni kanunlar
çıkarmak gibi yenilikçi düşünceleri de vardı.
Kapıkulu Ocakları bu
durumdan rahatsızdı ve bunu belli etmekten
kaçınmıyorlardı.
Şeyhülislam Es'ad Efendi'nin başında bulunduğu ilmiye
sınıfı ise
fikir belirtmiyordu.


Sultan Genç Osman'ın Haleb,
Erzurum,
Şam ve Mısır beylerbeylerine asker yazdırmak için gizli bir
irade
gönderdiğinin sarayda adamları olan yeniçeriler tarafından
öğrenilmesi,
bardağı taşıran son damla oldu. Sultan Genç Osman asker
toplamak
için Anadolu'ya bizzat kendisi gitmek istiyordu. Bu arada
İstanbul'a,
Dürzi lider Maanoğlu Fahreddin'in Lübnan'da bir isyan
çıkardığı
haberi geldi. Sultan Genç Osman bunu bir fırsat bilerek,
isyanı
bastırmak için Anadolu'ya gideceğini söyledi. Ancak Sadrazam
Dilaver
Paşa ve Şeyhülislam Es'ad Efendi, koskoca padişahın küçük bir
isyan
için Anadolu'ya gitmesine gerek olmadığını söyleyerek, Sultan
Genç
Osman'ın Anadolu'ya geçmesini engellemeye çalıştılar. Başka bir
çaresi
kalmayan Sultan Genç Osman, hacca gideceğini ilan etti. Daha
önce
hiçbir padişah hacca gitmemişti. Sadrazam Dilaver Paşa ve
Şeyhülislam
Es'ad Efendi çok uğraştılarsa da Sultan Genç Osman fikrinde
kararlıydı.
Padişahın geçeceği güzergah üzerindeki vilayetlerin
beylerbeyleri
haberdar edildi ve hazırlık yapmaları istendi. Sultan
Genç Osman'ın
yanında 500 yeniçeri ve sipahi olacak, geri kalan asker
İstanbul'un
korunması için İstanbul'da kalacaktı. Sadrazam, defterdar,
nişancı,
rikab ümerası, gedikliler, 40 müteferrika ve 40 divan katibi
hac
kafilesinde yer alıyordu.


GENÇ OSMAN'IN ŞEHİT
EDİLMESİ


Padişah
otağının Üsküdar'a
kurulacağı günden bir gün önce Yeniçeriler
Süleymaniye'de
toplandılar. Ayaklanan yeniçeriler saraya girip bazı
devlet
adamlarını öldürdüler. Yeniçeri ve sipahileri ikna etmek isteyen
Sultan
Genç Osman, yeniçeri ağalarını merhamete getirmeye çalıştı.
Ancak
bunda başarılı olamadı. Yerine kardeşi Sultan Birinci Mustafa
ikinci
kez tahta çıkarıldı. İsyancılar o an için Sultan Genç Osman'ı
öldürülmesini
düşünmüyorlardı. Ancak Sultan Genç Osman'ın ne kadar
dirayetli bir
padişah olduğunu bilen isyanın elebaşları padişahın
Yedikule
zindanlarına götürülüp orada öldürülmesini istediler. Sultan
Genç
Osman sekiz tane cellata kahramanca karşı koymasına rağmen
boğularak
şehit edildi.


Sultan Genç Osman'ın naaşı, ertesi
gün
Sultanahmed Camii'nde kılınan cenaze namazında sonra Sultan
Ahmed
Camii'nde babasının türbesine defnedildi. Sultan Genç Osman'ın
şehit
edilmesi Anadolu'da bazı isyanların çıkmasına sebep oldu.
Osmanlı halkı
padişahın şehit edilmesini hiçbir zaman hazmedemedi.
Sultan Genç Osman,
gençliğinin en güzel günlerinde tahta çıkmış ve
hep milletinin iyiliği
için çalışmış, azim ve irade sahibi bir
padişahtı. Ancak gençliği ve
tecrübesizliği kendisine bu hazin sonu
hazırladı.

Genç
Osman (1604 - 1622)
Full indir,Genç Osman (1604 - 1622) Full izle,Genç
Osman (1604 -
1622) Full Torrent İndir,Genç Osman (1604 - 1622) Torrent
İndir,Genç
Osman (1604 - 1622) DivX indir, Genç Osman (1604 - 1622)
DvdRip
indir,Genç Osman (1604 - 1622) HD Kalite İndir,Genç Osman (1604
-
1622) mp4 indir
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Genç Osman (1604 - 1622)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Genç Osman Destanı
» Moliere 1622-1673 , Biyografisi
» 19. Yüzyılın Hezarfeni: Osman Hamdi Bey
» Hazreti Osman'ın ağlatan şehadeti
» Osman Pamukoğlu'ndan gündem yorumu

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
hukuk.forum.st :: Kültür ve Sanat :: Biyografiler-
Buraya geçin: