Jensen
Giriş Tarihi : 30/03/09 Yer : İstanbul Yaş : 34 Mesajlar : 14824 Rep Puanı : 14472 Rep Gücü : 6503
| Konu: İstanbul`un Gizli Tünelleri Cuma Şub. 05, 2010 8:24 am | |
| Tüneller Kapalıçarşının altından da geçiyomuş taabi. Hatta şu an, Çarşı’nın gizli tutulan bi yerinden girilebiliyomuş bu tünellere. Buralarda yemek takımı üzerine çalışan gümüş kaplama atölyeleri varmış. Yerin dibindeki yere ruhsat verir mi belediye? Heepsi kaçakmış bunların. Çalışanlara da işe başladıkları gün, dehlizlerden kimseye bahsetmeyeceğine dair Kur’an’a el bastırılıyomuş. Tüneller çarşının altından başka yerlere doğru da gidiyomuş ama buraları kullanmak kesinkes yasakmış. Bi keresinde biraz Kolomb ruhlarından, çokça da hazine meraklarından, (çünkü hep, “ilerler hazinelerle dolu o’lum” geyiği yapılırmış bu atölyelerde) üç-dört işçi çocuk denemiş ilerilere gitmeyi. Dehlizler labirent gibiymiş. Çocuklardan sadece biri geri dönmeyi başarmış, diğerleri yollarını bulamayıp tünellerde kaybolmuş. Dönen çocuk da (Allah muhafaza) aklını oynatmış. Çünkü ileriki kısımlar, iskeletlerle, insan boyunda böceklerle, farelerle filan doluymuş. Bu çocuk bi daha hiç “yeryüzüne” çıkmamış. Büttün gün dehlizlerdeki atölyelerde filan dolaşıyomuş, kim ne verirse onu yiyip, gece de artık ner’de sızarsa or’da uyuyomuş. Arada da yine tünellerin ilerilerine gidip bi’kaç gün kayboluyomuş ortalıktan. Döndükten sonra hiç bi’şey yiyip içmeden ööyle bi noktaya bakıp duruyomuş günlerce. Güzel efsane hakikaten. Özellikle sondaki, “tünellerin iler’lerine giden çocuklar” kısmı tam filmlik. Aktüel’de muhabirken bu “Kapalıçarşı tünelleri” geyiğine ben de takılmıştım bi süre. Zamanında turist rehberliği yapan, o dönemde de Kapalıçarşı’ya sık sık gelip gitmiş bi arkadaşım anlatmıştı. Yemin billah, “Beni de götürdüler, gerçekten var öyle yerler” filan demişti. Ben de dergiye haber olarak önerip bi kaç gün dolaşmıştım oralarda. Tahmin edeceğiniz gibi bi’şey çıkmadı. Kimse haberdar değildi. Ya da hak’katen çarşının tamamı (en azından sorduklarım) Kur’an’a el basmıştı, ser verip sır vermemek için! Yerebatan’dan Kınalıada’ya uzanan tünel efsanesi Giovanni Scognamilla’nın yazdığı, “İstanbul Gizemleri” adındaki kitapta da geçiyor. 80 yıl önce yazılan “İstanbul’un Yedi Harikası” adındaki bir kitapta, Yerebatan Sarayı’nın gizli bir girişinden başlayan tünelin kuzeydoğu yönünde ilerleyerek Marmara’nın altına girdiği, Üsküdar’dan güneydoğu istikametinde bir açı yaparak düz bir hat halinde Kınalıada’ya ulaştığından bahsediliyormuş. [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] necati patruna: Tünelleri gördüm! 50 yaşında, Sultanahmette doğmuş büyümüş biriyim. Bilindiği üzere, Sultanahmet camii ve -Osmanlıda At Meydanı denen- şimdiki Sultanahmet meydanının bulunduğu yer bir Bizans sarayı ve hipodrom kalıntıları üzerine kurulmuştur. Evet, İstanbul'un bu bölgesinin altında tüneller vardır. Ve ben bunların bir kısmını gördüm. Mesela, Sultanahmet meydanında Çukur Çeşme denen yer vardır. Tapu dairesi ve Sokullu Mehmet Paşa Sarayı'ndan sonraki bölge. Alttaki çeşme yalağı kalıntılarının deniz yönüne kalan tarafından bir girişten, 15'li yaşlarımızda, 5-6 arkadaş girerek yaklaşık 200 metre kadar ilerlemiştik. Ancak korkudan devam edememiştik. Şimdi o giriş taş duvar örülerek kapatılmış durumda. Yine Sultanahmet Camii'nin kıble tarafında Mozaik Müzesi ile camii duvarı arasında (musalla taşının hizasına gelen yerde) en az iki giriş olduğunu biliyorum. Semih Lalezar: Büyücüler kullanıyormuş John Stephonus'un Bizans İmparatorluğu'yla ilgili yazdığı kitapta ise, İstanbul'un altındaki bu dehlizlerin; büyücülerin ve kahinlerin gelecek hakkında yorum yapmak için kullandıkları mekanlar olduğu söyleniyor. Artık ne kadar doğru ya da yanlış herhangi bir bilgim yok. Ama bu tüneller hakkında çok farklı yaklaşımlar var. ömer kutlu: İstanbul Erkek Lisesi'nin altı tünel İstanbul Erkek Lisesi binası Osmanlı zamanında Fransızlar tarafından duyun-u umumiye olarak kullanılmış. Olası bir saldırı sırasında kullanılmak üzere okulun altından İstanbul'un çeşitli yerlerine tünel kazılmış. Tünellerdeki çökmeler yüzünden artık girilmesine izin verilmiyo. Ama İstanbul Erkek Lisesi'yle bi alakası olan herkes bu tünelleri bilir. [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] deniz ka: İki lise arasında tünel Bunu çoğu kişi bilir aslında: Güya, birbirine çok yakın olan Cağaloğlu Anadolu Lisesi'yle, İstanbul Erkek Lisesi arasında 1. Dünya Savaşı'nda yapılmış bir tünel varmış. Hatta bizim okulun spor salonunda (Cağaloğlu Anadolu Lisesi) kilitli bir kapı vardı. Herkes tünelin girişi burası diyordu. Biz hazırlıktayken girmiştik ama tünel münel yoktu. Gerçi yine de bilemem, aslında bu tünel hikayesinin doğru olma ihtimali oldukça yüksek. gizem topcuoglu: Var kardeşim var! Eskiden Topkapı Sarayı'nda turist rehberliği yaptım. Bi gün teknik ekip dedikleri gruptan Süleyman amcamız, biz bu tünel geyiğini yaparken, "Gerçekten var onlar" dedi. Sonra da, "Gelin sizi indiriyim de görün" diye ekledi. İndik. Atatürk zamanında kapatılmış, çoğu ördürülmüş, ancak on metre gidiyo. Ama bin tane tünel doluydu sarayın altı ve buz gibiydi. Yaz sıcağında ne güzel serinlemiştik. Daha sonra oralara inip sigara içiyoduk. Hatta bi tanesi taa Haliç kıyısına iniyomuş. Gözümle gördüm, isteyeni de götürürüm. Can Arçın: İstanbul Erkek Lisesi - Topkapı Sarayı - Kapalıçarşı Ben İstanbul Erkek Lisesi'nde okuyorum. Bizim okul öyle basit görünmesine rağmen gizemli yönleri vardır. Biz bunları bilmiyorduk ama matematik hocamız meraklı bir kadındı bunları bize anlatmıştı. Hatta bodrum kata bile inmiştik. Bodrum katta bir sarnıç vardı. Hoca bize daha alt katların da bulunduğunu ama güvenli olmadığı için indirmediğini söyledi. Sözde bizim okul ile Topkapı ve Kapalıçarşı arasında tüneller varmış bu yollardan oraya kestirme gidilebiliyormuş. Ayrıca binanın zemin katında ilk buhar makinesinin parcaları da var. Bu makinenin bir kısmı da Almanya' daymış ama iki grup bile tam bir makineyi tamamlayamıyormuş. Bizim hoca da üçüncü kısmı arıyordu bulamamıştır herhal [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] click click: Hatay'da Suriye'ye tüneller Hatay'da da bu tarzda tüneller vardır. Hatta bu tünellerin kilometrelerce devam edip Suriye'ye çıktığı söylenir. Özellikle 70-80'li yıllarda bu tünelleri uyuşturucu kaçakçıları ve polis tarafından aranan kişiler kullanırmış. Hatta bir tünelin girişi dedemin evinin bahçesindeydi de, kapattırmıştı. Dedem küçükken girermiş bu tünellere. Tünellerde nufus cüzdanları ve konserve tenekeleri falan bulurmuş. Genç Öncü: Fotoğrafları bile vardı Ben de bu konuyu eskiden çıkan ve gizemli olaylarla ilgili olan "Fenomen" dergisinde okumuştum. Dergi bu söylentilere yer veriyordu. Hatta tünellerin girişi olduğu iddia edilen yerlerin fotoğraflarını basmıştı. Aslında bir araştırma yapılsa gerçekten böyle bir şey bulunabilir belki. Baris Alkim: Amerikan Board School'lar birbirine bağlıymış 19. yüzyıl sonu-20. yüzyıl başında kurulan Amerikan Board School'ların arasında da benzeri geçitler mevcutmuş. Şimdiki Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüsü olan eski Robert College ile bir zamanların Arnavutköy Kız Koleji arasında da bu cinsten bir geçit varmış. Hatta 1992'de orta saha, çimenlik alana dönüştürülmek için kazıldığında tekrar keşfedilmiş ve kapattırılmış. Ben yurtta kalırken çok moda bir söylentiydi bu. Osman Ersen Sümmeoğlu: Boğaziçi'nin tünelleri Boğaziçi Üniversitesi'nin de Güney kampüsünün altında tüneller varmış ve bunların ucu Bebek'e kadar uzanıyormuş. Tüneller, 1. Dünya Savaşı zamanı işgalcilere yardım için kullanılıyormuş. Ayca o: Sınav soruları tünelden kaçırılmış Boğaziçi'ndeyken TK dersinde hocamız yeraltı tünelinden ve bunun sığınak olarak yapıldığından bahsetmişti. Hatta bir keresinde kız lisesine sınav sorularını kaçırmışlar. Tünelin girişinin IB'den olduğunu bile söyledi. Baya baya gerçek yani... Burak Yekez: Yerebatan'daki ipucu Diğer tünelleri bilmiyorum ama Yerebatan Sarnıcı'na gidip bakarsanız, sonuna doğru, asma iskelenin sola kıvrıldığı, Medusa kafalarının olduğu bir kısım var. Oraya merdivenlerden iniliyor. Merdivenlere gitmeden soldaki duvarın üzerine bakıldığında ise tavanla birleşmediği farkediliyor. Kimbilir, belki de bu duvar sonradan, tünelle ulaşımı gizlemek için yapılmıştır.. Özgecan Cesur: James Bond bile girdi tünellere James Bond fanları hemen hatırlayacaktır. 007'mizin ikinci filmi "From Russia With Love"da Kapalıçarşı'nın altındaki tünelde acayip aksiyon yaşanıyordu. İngiliz ajanları daha önce Ruslar'ın toplantılar yaptığı odayı izlemek için periskop gibi bir şey koymuşlardı. 007, o periskopa ulaşmak için yeraltı tünellerinden kayıkla falan uzun bir yol katediyordu. Yani Kapalıçarşı'dan Beyoğlu'na uzun (!) bir yol. ilker varna: Bozcaada'da da var Bozcaada'ya ufakken gittiğimde görmüştüm. Bozcaadalı olanlar daha iyi bilir, adadaki kalenin giriş kapısının yan taraflarında tünel başlangıcı tarzı bir giriş vardı. Beni oraya götüren arkadaşlar, "Bu tünel gizli bi şekilde Çanakkale'ye bağlanıyor" demişti. Hatta bu tünele giren bi çocuğun delirdiğini anlatmışlardı. Bana hala saçma gibi geliyor ama bir yandan da insanın içine bir kurt düşmüyor değil. calamita calamita: İtalyan Kız Orta'nın da altında var Ortaokul ve lise yıllarımızda en çok konuşulan konulardan biri İstanbul'un altındaki tünellerdi. Çünkü bu tünellerin bir tanesi bizim okulun altındakiyle birleşiyordu. Hatta Galatasaray Lisesi'nin de altında bir tünel vardı. Ve hepsi birbirine bağlıydı. Soyunma odamızın hemen yanındaki kilitli kapı, ardında ne olduğunu merak ettiğimizden en ilgi çekici yerdi bizim için. Kapının aralığından bakınca derine doğru inen karanlık merdivenler görünürdü. Tünele giriş buradandı! Kapıyı hiç açık bulamadığımız için tünellere girmeyi deneyemedik. Hala içimde kalmıştır, o merdivenlerin sonu nereye gidiyordu? selin seferoglu: Robert'te tünel olabilir mi? Robert Koleji'ndeki Feyyaz Berker binasının arkasında bir galeri var. Girişi 3-4 metre görünüyor ama ben hep oranın bir tünel olduğunu düşünürdüm. Tarihi bir bina kalıntısı gibi duruyor. Şimdi restore ettiler mi bilmiyorum, ama 90'larda oraya öğrencilerin girmesi yasaktı. Ama Robert'ten Boğaziçi'ne kadar uzanan bir tünel olması çok mantıklı değil, aradaki vadiyi aşabileceklerini sanmıyorum. Zaten öyle bir tünelin marjinal faydası çok yüksek olmaz kanımca. Fakat her iki okuldan da denize inen dehlizler olması muhtemel. Malik Schbaz: Dedemin evinin altı da tünel Bu söylentilerin pek çoğu doğru, bir kısmını ben de gördüm. Osmanlı'dan kalma bir kervansaray yıkıntısı olan Yeşildirek Han'ın iç avlusundaki gecekonduların altında bir tünel var. Biliyorum, çünkü o gecekondulardan biri dedeme ait. Bu tünel, Yeşildirek Han'in altından Cağaloğlu İstanbul Erkek Lisesi güzergahını takip ederek, Yerebatan Sarnıcı'na kadar gidiyor. Tahir KÖSE: Şahmaran Türkan Şoray'ın Şahmaran adlı filmi bu tünellerde geçiyordu. 15 sene öncesine kadar İstanbul Beylikdüzü-Kavaklıköyü mevkiinde böyle bir tünel girişi vardı. Tünel girişi normal bir mağara ağzı gibi olmasına rağmen az içeri girildiğinde birden merdivenlerden içi su ile dolu olan bir galeriye geçiliyordu. O zamanlar içeri cesaret edip giremiyorduk. Şimdi burası apartman bloklarının altında kalmıştır. Benim asıl merak ettiğim ise, İstanbul'la ilgili en ince detaylarına kadar abuk subuk kitaplar yazılmasına rağmen niçin bu tünellerle ilgili bir dökümanın bulunmadığı. gunbike dilman: İtalyan Kız Orta'daki tünelleri bulmuştuk Beş yıl kadar İtalyan Kız Orta Okulu'nda okurken bahsi geçen tünellere benim gibi meraklı arkadaşlarla birlikte girmiştik. Sonu belli olmayan bir yerler bulmuştuk ama karanlık olduğundan kimse ilerleme cesareti gösterememişti... | |
|