Eşler; anne ve baba olmaya birlikte karar
vermeli ve hamilelik sürecinde ve sonrasında birbirine olan desteği
eksik etmemelidir. Bu süreçte tüm sıkıntıyı anne yaşıyor gibi görünse
de babanın da duygusal ve yaşamsal değişimleri söz konusudur.
Kadının bu süreçte eşinin desteğine çok ihtiyacı vardır. Bu desteği
göremeyen ve hamilelik sürecinde kendini yalnız hisseden kadının doğum
sonrası depresyonu yaşaması beklenen bir sonuçtur. Depresyon süreci
bebeğin gelişimini olumsuz etkilediği gibi eşler arasındaki iletişimin
de bozulmasına neden olmaktadır.
Birlikte yeterli zaman geçirebilen, sevgisini sözcüklerle ya da davranışları ile gösteren, duygularını paylaşan, değişen bedeni ile onun seven , yorgun olduğunda anlayışlı olan, evde sorumluluk paylaşabilen bir eş anne adayını psikolojik olarak olumlu etkileyecektir. Değişen hormonel yapı ,
yorgunlukla bağlantılı olarak yaşanan hızlı duygu değişimleri ve öfke
patlamaları karşısında sabırlı olmak gerekir. Cinsel yaşamın yarattığı
duygular paylaşılmalı ve bunun bir sorun olmadığı ifade edilmelidir.
Doğum öncesinde alınan bir kurs söz konusu ise birlikte gidilmeli ve
doktor kontrollerinde aktif olarak rol alınmalıdır. Doğum öncesi ve
sonrasındaki tüm planlamalarda alınacak görevler belirlenmelidir. Doğum
sonrasında bebeğin bakımı ve uyku düzeni konusunda rol alınmalıdır.
Bebekle gerektiği zamanlarda baş başa kalınmalıdır.Bu hem eşin
dinlenmesini sağlayacak hem de babanın kendine güven kazanmasına zemin
hazırlayacaktır. Gün içerisinde daha sık telefonla aranarak nasıl
olduğu , kendisini nasıl hissettiği,
bebekle birlikte evliliğin daha faklı bir boyut kazandığı gibi
konuşmalar yapılabilir.Ara ara yapılan hoş sürprizler ilişkiyi yeniden
canlandırabilir.
Sevildiğini ve beğenildiğini hisseden bir kadın duygusal olarak hamilelik psikolojisinden daha kolay çıkacaktır. Kendine güvenen, bebeğine yetebilen , onun ihtiyaçlarını doğru bir şekilde karşılayan,
mutlu biri olarak evliliğini daha sağlıklı bir şekilde yürütecektir.
Gelen bebek dışında bir kardeş söz konusu ise annenin üzerindeki yük
daha fazla olacağından baba diğer çocuğun sorumluluğunu daha çok
üstlenebilir. Roller değişmeli olarak paylaşılabilir. Gece
uyanmalarında nöbetler sıra ile tutulabilir.
Yeni gelen bebekle değişen aile hayatının; evlilik için riskli bir
süreç olduğunun eşler tarafından fark edilmesi çok
önemlidir.Araştırmalar bir çok evliliğin hamilelik sürecinin yarattığı
nedenlerden dolayı sonlandığını ya da eşlerin birbirinden uzaklaştığını
göstermektedir. Sabır ve anlayış bu dönemde çok önemlidir. Çatışmaların
ve uzaklaşmaların fazla olduğu dönemlerde bir uzman desteğine
başvurulması hem sağlıklı bir hamilelik süreci hem de evlilik açısından
çok önemlidir.
Psikolog Eda Gökduman