Biz kadınların zor mutlu olduğuna inanılır hep. Peki gerçekten öyle midir? Gerçekten bir kadını mutlu etmek dünyanın en zor şeyi midir? Yoksa kadınlar gerçekten küçücük şeylerden bile mutlu olabilir mi?
Şöyle bir düşündüm ve kadınları mutlu ettiğine inandığım şeyleri maddeledim. Gelin sizler de bir şeyler ekleyin. Sizce kadınları neler mutlu eder?
Anne Olmak
Saatler süren doğum sancısı, korku, endişe, heyecan… Bunca olumsuz duygunun ardından bu denli büyük bir mutluluğun geleceğini kim tahmin eder ki? Oysa biz kadınları hayatta en çok mutlu eden vasıf annelik olsa gerek. Miniminnacık bir cana emanetçi olmak, onun gözlerinden hayatı okumak şükürlerin en büyüğü bir çoğumuz için. İşte bu yüzden listemizin ilk sırasında “annelik” var.
Evlilik
Bu maddenin ikinci sırayı almasına beyler bozulabilir, ancak birçoğumuz için eş olma hali anneliğin bir adım gerisinde kalır. Tabii bu eş olmanın bizi mutlu etmediği anlamına gelmez. Aksine anneliğe yol açan bu özel vasıf hayattaki en büyük şükürlerimizdendir. Bazıları hala “bekarlık sultanlıktır” çığlıkları atadursun, insanın hayatı paylaşacak bir eşinin olması kadar büyük bir sultanlık düşünülemez.
Sohbet
Bilimin onayladığı en büyük kadın özelliği konuşmak olsa gerek. Yapılan araştırmalar kız bebeklerin daha anne karnında konuşma hareketi yaptığını gösteriyor. Belki de bu yüzdendir ki biz kadınlar konuşmadan duramayız. Konuşmadan mutlu olamaz, hayata karşı deşarj olamayız. Öyle ki çoğu zaman konuşmak için büyük sebeplerimizin olması da gerekmez. Kuaför maceralarımız, çocuklarımız, alışverişlerimiz… Gün içinde yaşadığımız her şeyden 5 saatlik sohbetler oluşturabiliriz.
Kahve Molası
Belki konuşma aşkımızla bağlantılı olarak, biz kadınlar kahve molalarını çok severiz. Hele ki kahvemize bir de dost sohbeti katık oluyorsa keyfimize diyecek olmaz.
Alışveriş
Kim ne derse desin kadınlar alışverişi sever. Hatta o kadar çok sever ki bazen helal dairede durmak başlı başına bir imtihan olur. İsrafa kaçılır. Aynı model bluzun birkaç rengi birden alınır. Kredi kartlarının limiti zorlanır. Bir de gereksiz alışveriş sonrası yaşanan vicdan azabı olmasa, kadın ve alışveriş ikilisini ayırmak pek de mümkün olmayacaktır.
Uyku
Kadının annelik vasfından sonra literatüründen sildiği “uyku” listenin olsa olsa sonlarında olur. Hatta çoğu zaman işin hayal kısmında kalır. Çoğu kadın “çocuk doğduktan beridir 7 de kalkıyorum” cümleleriyle anlatır pazar günlerini… Belki de bu yüzden kadın cinsi için uyku ödül niteliğindedir ve çok sevilir.