'Hayır' diyen darbecidir!
Başbakan Erdoğan, 12 Eylül’deki referandumda “hayır” diyeceklerin “darbe anayasasını savundukları gerekçesiyle darbeci olduğunu” savundu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa değişikliği referandumu öncesinde NTV'ye konuk oldu.
Başbakan Erdoğan, Oğuz Haksever, Nermin Yurteri, Banu Güven ve Ruşen Çakır’ın sorularını yanıtladı.
Erdoğan, röportajdan önce yayına telefonla bağlanan Milli Takım futbolcuları Emre, Arda ve Nihat'la konuştu. Belçika maçının ikinci yarısını izleme fırsatı bulduğunu belirten Erdoğan, Milli Takım'ı tebrik etti.
'İKİ TARAFI KİRLİ DEĞNEK'
Nermin Yurteri: KPSS sınavıyla ilgili bir takım kopya iddiaları var ÖSYM bazı açıklamalar yaptı polisin uyardığı ama gerekli tedbirlerin alınmadığı yönünde iddialar oldu. Nedir soruşturmada son bilgiler?
Bu konuyla ilgili bakanımdan ve YÖK başkanımdan aldığım bilgiler çerçevesinde bir erteleme süreci var bir de YÖK Denetleme Kurulu’nun bu konu üzerinde çalışmaları var. Erteleme, denetleme ve Isparta’da meydana gelen olay ister istemez YÖK’ü de bu konunun üzerine çok farklı gitmeye sevk etti. Bu denetleme neticesinde ne çıkacak buna göre bir karar verecekler adeta iki tarafı kirli bir değnek. Bir tarafta 30 bin kazanmış insan var bunların yanında 300-350 kişinin aynı puanı alması bir kısmının karı koca olması kardeş olması gölge düşürüyor olaya. Ama onların böyle olması acaba bu işin ertelenmesini veya iptalini gerektirir mi gerektirmez mi? bu konuda denetleme kurulunun vereceği karar çok önemli. Daha sonra yetkili merci adımını atacaktır sonunda yargıya gidecektir, gitmeyecektir onun doğrusu henüz bilemiyorum. Bu konuda da arkadaşlar daha sonra bizleri bilgilendirecekler.
'BU ÜLKEDE ARTIK KALPAZANLIK ÇETESİ YOK'
Nermin Yurteri: Referandum sürecinde ortam çok gerildi adeta bir kutuplaşma oldu. Liderlerin üslubuna ilişkin eleştirilerde zaman zaman geliyor. Siz bu üslup konusunda neler söyleyeceksiniz?
Öncelikle bu üslubun içeriğine çok dikkat etmek gerekir diye düşünüyorum. Sesin tonu yüksek olur, düşük olur o ayrı konu ama içerikte doğru mu konuşuyorlar yalan mı konuşuyorlar? İftira mı atıyorlar olmayan şeyler mi sürekli olarak atılıyor? Bunlar üzerinde bir durmak lazım. Ana muhalefet partisi lideri sürekli bir iftira kampanyası içinde çamur at tutmazsa iz bırakır mantığı ile. Diğer muhalefet partisi hiç olmayan şeyleri olmuş gibi göstermenin gayreti içinde. Biz iktidar olarak niçin gerilim isteyelim bu bizim aleyhimize olur ama muhalefet gerilimden nemalanmak ister. Biz bu konuda hassasiyetimizi hep koruduk. Ramazan ayı içine gelmesi sebebiyle ifadelerde sertlik olabilir ama hakaret tarzı şeylere hiç girmedik. Ama bir ana muhalefet partisi lideri şahsımı kalpazanlıkla suçlayacak kadar ileri gitmiştir. Siz bir mahkeme dosyasında ifadeyi alıp bu ifadeyle suçlanıyor demeniz bir defa şu anda sakat bir şeydir. Kesinleşmemiş bir suçtan dolayı sen beni suçlayamazsın. O dosyanın içinde olan bizim dışımızdaki milletvekili olmayanların hepsi beraat etmiştir ve benim orada bir imzam yoktur. Benim belediye başkanlığı dönemime ait meşhur akbil dosyasıdır. Bundan dolayı yargılanan tüm arkadaşlarım beraat etmiştir sadece üç arkadaşım milletvekili olan biz duruyoruz. Bizler de milletvekili olmasak beraat etmiş olacaktık. Benim karakterimde, şahsiyetimde, kimliğimde kalpazanlık olmuş olsaydı ülkemde çok daha farklı bir konuma gelebilirdim. Bizim iktidarımız kalpazanlığı çökerterek karşılıksız para basılmamayı ispat etmiş bir hükümettir. Yasal haklarımızı koruyacağız.
'GELSİN EVİMİ GÖRSÜN'
Evlerle ilgili konular devamlı ağzında NTV’den söyleyeyim eğer kendisi bu konuda samimiyse şu anda kiracı olarak oturduğum bu eve kendisini ben davet edeceğim sizleri de alayım sizler de gelin. Bu evde altın musluk var mı? gazetede gösterilen fotoğraflar var mı? Bu evde sadece dış kapıyı göreceksiniz ve bununda ithal olup olmadığını yakından müşaade edeceksiniz. Kale Kilit’in kapısıdır. Eğer bu söylenenler orada yoksa kendisi bulunduğu makamı bırakmaya hazır mı? Siyasette söz ağızdan çıkar çıktıktan sonra onun mahkumu olursun. 7.5 milyon dolardan bahsediyorlar, bırakın onu yüzde 50 indirimle buyursun gelsin alacaksa alsın. İnsan biraz utanır, sıkılır, edep denilen bir şey var. Böyle 70’li 60’lı yılların politikasıyla politika yapılmaz bunları artık benim halkım yutmuyor. Ben belediye başkanlığını yaptığım zaman bulunduğum yerde apartman dairesinde oturdum o bölgedeki binalar genelde imara aykırıdır öyle bir dairede oturdum. Ama belediye başkanlığının Florya’da köşkü vardı muhteşem bir mekandı ama ben orada oturmadım. Kimse kalkıpta ‘belediye başkanımız orada oturmuyor Beylerbeyi’nde bu dairede oturuyor’ diye konuşmadı. Aynı şekilde başbakan olduğumda Resmi Konut’ta oturmadım sadece uluslar arası toplantılarda otellerde yemek vermiyorum resmi konutta veriyorum. Kendim Subay Evleri’nde yine bir apartman dairesinde oturuyorum. Muhalefet böyle bir şeyi niye konuşmuyor. Bunlarda benim kendime ait özel ilkelerim. Eğer burada çok fazla yasal olmayan bir şey varsa gereğini yapın. Ama kendi parti grubunda içinde bir sürü villaları olan var kendisinin de villası çıktı. Bunlarla Türkiye oyalanıyor anayasayı tartışamıyoruz.
'HAYIR DİYEN DARBECİDİR'
Ruşen Çakır: ‘Ne evet diyen ne hayır diyen hıyanet içinde değildir’ dediniz. Ama o güne gelene kadar bir çok kişi sizin partinizden de hıyanet ya da akılsız olmak gibi başka şeylerle suçladılar. Diyorsunuz ki bu anayasa oylaması bir zihniyet oylamasıdır ama bunu ileri ***ürüp hayır diyenler darbecidir deniyor sizce öyle mi?
Bana göre darbe anayasasını savunduklarına göre darbecidir.
Kaynak Mynet