hukuk.forum.st
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

hukuk,hukuki,adliye,dava,müvekkil,hukuk haberleri,avukat,savcı,hakim,forum
 
AramaLatest imagesAnasayfaKayıt OlGiriş yap

 

 Sizin hiç böyle bir dostunuz oldu mu?

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Jensen
Hukuk Forum
Jensen


Giriş Tarihi : 30/03/09
Yer : İstanbul
Yaş : 34
Mesajlar : 14824
Rep Puanı : 14472
Rep Gücü : 6503
Sizin hiç böyle bir dostunuz oldu mu? 2duy3hj

Sizin hiç böyle bir dostunuz oldu mu? Empty
MesajKonu: Sizin hiç böyle bir dostunuz oldu mu?   Sizin hiç böyle bir dostunuz oldu mu? EmptyPtsi Tem. 12, 2010 9:52 am

Sizin hiç böyle bir dostunuz oldu mu?





Dünya işleri için hiç kızmazdı.
Kendi şahsı için asla öfkelenmez ve öç almazdı.

Kötü söz söylemezdi.

Affediciliği tabii idi. İntikam almazdı.

Düşmanlarını sadece affetmekle kalmaz, onlara şeref ve değer de verirdi.

Kendisini üç şeyden alıkoymuştu: Kimseyle çekişmez, çok konuşmaz, boş
şeylerle uğraşmazdı.

Umanı, umutsuzluğa düşürmezdi.

Hoşlanmadığı bir şey hakkında susardı.

Hiç kimseyi ne yüzüne karşı, ne de arkasından kınar ve ne de ayıplardı.
Kimsenin kusurunu araştırmazdı. Kimseye hakkında hayırlı olmayan sözü
söylemezdi.

Âdet üzere sarf edilen hiçbir kötü sözü ağzına almamıştı. Sıkıntılı
hallerinde kabalaşmaz, bağırmazdı.

Yanında en son konuşanı ilk önce konuşan gibi dikkatle dinlerdi.

Bir toplulukta bulunduğu zaman bir şeye gülerlerse, o da güler; bir şeye
hayret ederlerse, o da onlara uyarak hayret ederdi.

Gerçeğe aykırı övgüyü kabul etmezdi.

Her zaman ağırbaşlıydı.

Konuşurken çevresindekileri adeta kuşatırdı.

Kelimeleri parıldayan inci dizileri gibi tatlı ve berraktı.

Yürürken beraberindekilerin gerisinde yürürdü; Ayaklarını yerden canlıca
kaldırır, iki yanına salınmaz, adımlarını geniş atar, yüksek bir yerden
iner gibi öne doğru eğilir, vakar ve sükûnetle rahatça yürürdü.

Kapısına yardım için gelen kimseyi geri çevirmezdi.

Bir gün kendisinden yaşça küçük bir dostunun omuzlarından tutarak şöyle
demişti: "Sen dünyada garip bir kimse yahut bir yolcu gibi ol!"

Her zaman hüzünlü ve mütebessim bir hâletle dururdu.

Fakirlerle birlikte yerdi; öyle ki onlardan ayırt edilemezdi. Yemek
seçmez, önüne ne konulursa yerdi.

Sade kıyafetler giyer, gösterişten hoşlanmazdı.

Konuşurken yüzünü başka tarafa çevirmez, bulunduğu mecliste ayrıcalıklı
bir yere oturmazdı.

Sabahları evinden çıkarken şöyle derdi: "İlâhî, doğru yoldan sapmaktan
ve saptırılmaktan, kanmaktan ve kandırılmaktan, haksızlık etmekten ve
haksızlığa uğramaktan, saygısızlık etmekten ve saygısızlık edilmekten
sana sığınırım."

Sıradan değildi; ama sıradan insanlar gibi yaşadı.

Sizin hiç böyle bir dostunuz oldu mu?

Aslında böyle bir dostumuz var; ki o, iki cihanda Efendimiz Muhammed
Mustafa'dır (S.a.v).

NOT: Bu metnin küçük bir hikâyesi şöyle: Metne esas teşkil eden Hadis-i
Şerifleri, bundan on yıl kadar önce aziz dostum Prof. Dr. Hüseyin Akkaya
derlemiş, şu fakir ise bir miktar düzenleyip birkaç sayfalık küçük bir
risale türü çok sayfalı tebrik kartı haline getirmiş, eşe dosta
göndermiştik. Ne mutludur ki revaç buldu; elden ele, dilden dile gezdi,
teksîr edildi. Kutlu Doğum Haftası'nı tebcîlen dikkatinize arzediyorum.

Efendimiz'e ve ona tâbi olanlara selâm olsun; Kutlu Doğum Haftanızı
tebrik ederim.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Sizin hiç böyle bir dostunuz oldu mu?
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
hukuk.forum.st :: Kültür ve Sanat :: İslam ve İnsan-
Buraya geçin: