Jensen
Giriş Tarihi : 30/03/09 Yer : İstanbul Yaş : 34 Mesajlar : 14824 Rep Puanı : 14472 Rep Gücü : 6503
| Konu: Bakan Yıldız'ı yumruklayan öğretmen Yılmaz Özdil hayranı çıktı! Salı Nis. 20, 2010 2:18 pm | |
| Kayseri’de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ı yumruklayan öğretmen Şahin Şimşek’le ilgili ilginç detaylar ortaya çıktı. Boksör olduğu öğrenilen Şahin Şimşek Kayseri’de beden eğitimi öğretmeni olarak görev yapıyor. Kamu çalışanlarının buluşma adresi olan “teshaber” adlı sitesine yazı ve fotoğraflar da gönderen saldırgan Şimşek, Yılmaz Özdil hayranı çıktı. Facebook sayfasında “Yılmaz Özdil ve yazıları adlı grubun hayranı olan Şimşek’in “teshaber” adlı sitede yer alan 27 Nisan 2008 tarihli “Gönüllü askerim, silah isterim” başlıklı yazısı da dikkat çekici. Saldırganın Facebook sayfasında hayranı olduğu bie sayfada "Tayyip Erdoğan'dan nefret edenler" başlığını taşıyor. İşte Facebook sayfasında hayranı olduğu sayfalardan bazıları: TÜRK MİLLETİ, Türk Bayrağı, VATAN VE BAYRAK, Mehmetçik, SİLAHLAR, Özel Harekat Hayranları, AKP'NİN İLKLERİ VE SATTIKLARI, KARA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI, TÜRK'üm Ulan Varmı Dahası, Şehit Anaları İçin 500.000 Hayran, Jandarma Genel Komutanlığı, Kayseri Ülkü Ocakları, BEN TÜRK'ÜM ARKADAŞ, EY ÖZENTİ GENÇLİK! TİTRE VE KENDİNE GEL,TÜRK KÜLTÜRÜNE SAHİP ÇIK, Alparslan Türkeş, TÜRKİYE ÜLKÜ OCAKLARI, Erdal Sarızeybek, Rauf Denktaş, DÜZİÇİ ÜLKÜ OCAKLARI, ÜLKÜCÜ SANATÇILAR, TAYYİP ERDOĞAN'DAN NEFRET EDENLER, YILMAZ ÖZDİL ve YAZILARI. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’a Kayseri’de yumruklu saldırıda bulunan 37 yaşındaki Şahin Şimşek’in gençlik yıllarında boksör olduğu şu an ise hala faal olarak boks antrenörlüğü yaptığı da ortaya çıktı.Şimşek’in sosyal paylaşım sitelerindeki hesabında boksörlük yıllarına ve antrenörlük hayatına ilişkin fotoğraflar bulunurken, bir sitede ise Şimşek’in, Samsun’da Ahmet Türk’e yapılan yumruklu saldırı videosuna ‘Bizde ne yiğitler var, zamanı geldiğinde ortaya çıkar onlar’ yazdığı belirlendi. Bu arada Alparslan Türkeş’in mezarında çekilmiş fotoğrafı da bulunan Şimşek bakın o yazıda neler yazmış:***Askerlik, kutsal bir görev. Bu ülkenin ekmeğini yemek, suyunu içmek sadece, ülkeye karşı olan görevlerimizi, yerine getirmek için yeterli olmamaktadır. Bu ülkeye karşı yapabileceğimiz görevler sadece devletin bize yapmayı uygun gördüğü değerlerle sınırlı değildir. Bu ülkenin taşını , toprağını, suyunu, çiçeğini, baharını, yazını yüreğimizin en katı yerlerinde hissettirebilecek dertleri, yaşadığımız anda vatanımızın değeri ancak kendini gösterebilir ama bu vatan katışıksız safsız, değerlidir. Bunu anlamak, bilmek gerekir. Günümüzde, cumhuriyetimizin devamı için yaşayabilecek, kutsal değerleri anlayabileceğimiz durumlar, en derin noktalara kadar kendini göstermesine rağmen, bunları anlayabilecek yaşam standartları bizden uzak tutulmaktadır., Bunları anlayabilecek, benliğimizi kendimizde, görememekteyiz.. Bir yanda, yapmacık sevgilerle, etrafındaki insanlara güler yüz dağıtan politikacılar, yaşanan trajedileri anlayamayacak, anlatamayacak özellikte, olanlar. Bir yanda, içlerinde bulundukları atmosferde, kendilerinin kurtuluşuna dahi yeterli olmayacak , idealler peşinde koşan, yetkin, erişilmez, emirerlerimiz. Bugün, köylülerimizn dahi bildikleri şeylerin, idrakinde olmayan, yaşam standartları, milletin çok çok üzerinde olan, sahip oldukları değerlere dahi layık olmayanların, sözlerinin geçtiği, bir ülkede yaşamaktayız. Ne Atatürk'ün, ne Akif'in nede daha sonra gelen değerlerimizin bile, bilincini taşıyamayan, onların ruhi yapısını anlayamayacak kadar ruhsuz, yaşam düzeyleri , milletin düzeyinden, çok çok üstün olanlar, bu ülkenin, içinde bulunduğu buhranlı dönemlerin çıkışına vesile olamayacaklardır. Bir dağ başında bile kendi çaresine bakamayacak, kudretli insanların himayesinde yaşantımızı sürdürmekteyiz. Bu devletin, insanından istediği her şeyi, mazisi ta tarihin derinliklerine giden, Türk Milleti, yerine getirmiştir ve getirmeye devam edecektir. Bunun bilincinde olmak, iki düşünceyi gün yüzüne çıkarmaktadır; birincisi, bu millet, kendi değerleriyle varlığını devam ettirecek, ebediyyen payidar olabilecektir. İkincisi, kutsal değerlerine bu kadar bağlı olan bir millet, milletten gizli tutulacak ve aşama aşama millete enjekte edilecek ve milleti yok edebilecek şeylerden habersiz tutulabilecektir ve böyle yapılmalıdır.Bu düşüncelerden ilki, devletin, milletten istediklerine yeterli gelecektir. Millet devleti için her şeyi yapabilecek özelliktedir ve yapmak mecburiyetindedir. İkinci düşünce ise, milletin haberi olmaksızın, devleti kendi şahsi menfaatleri doğrultusunda yönlendirecek ve ülke aleyhinde faaliyet göstereceklerin, iştahlarını kabartacak kadar galeyana gelmelerine neden olacak, düşüncesizlik içinde tutmaktır. Bu kabul edilemez. Kendi geleceği ve çocuklarının geleceğini düşünmek, sağlam temellere oturabilecek bir bina inşa etmek, bu ülkenin geleceğini düşünen, endişe içerisinde varlığını sürdürmek zorunda bırakılan Türk millet için, vazgeçilmez bir düşünce yapısıdır. Bu böyle istenmiştir ve öylece devam etmektedir.Türkiye Cumhuriyetinin geleceği yine bu ülkenin insanlarının vermiş olduğu çaba, çalışma ve gayret ile doğru rotaya girmektedir. Özünden kopmuş, sadece ve sadece kendi çocuğunun istikbali için uğraşacak ve nereye gittiğinin farkında olmayacak kadar , basit düşünen insanların bu ülkeye yapabilecekleri en ufak bir katkı yoktur. Onların bütün varları, bütün yokları, bu ülkenin çocukları olmalıdır. Kesintisiz, bütün çocukları. Karslısı, Ağrılısı, Erzurumlusu, Edirnelisi, Artvinlisi, Sinoplusu, Ankaralısı, İstanbullusu, velhasılı kelam bütün memleketlisi, hepsi. Bütün masum şehitler al bayrağa, renk vermişlerdir ve vermeye de devam etmektedir. Türkiye Cumhuriyetinin bekası için, devlete vefa borcunu ödemek, asil duygulara sahip olmak her zamankinden daha fazla gereği hissedilen bir duygudur. Bunu herkes yapmalıdır ve canı gönülden istemelidir. Delikanlılarımız, nasıl devletine karşı vazifeleri olan askerlik hizmetini yerine getiriyorlarsa, bütün kendini imtiyazlı görenlerinde bu düşünceye saygılı olmaları gerekmektedir. Bunun aksini düşünmek, mezarlarında kefensiz yatan, şehitlerimizin, şehadetlerini şüpheye düşürmektedir. Şahadet, duyguların en güçlüsü, varış, şerbet, ölüme karşı atılan bir gülümseme. Bu duyguyu aşağılamaya, küçük düşürmeye ne bir kimsenin, ufku yeter, ne zekası nede otoritesi. "Gelecek vaad edenler için, geleceği" "bekası için, vatanı" "millet için, devleti" "şehitler için, yetimi" "Allah için, Muhammed'i" sevebiliyorsan, bir daha gitmek istiyorum askere. Yoksa, kaçırdığın, oğlunu gönder”İşte bu da saldırganın fotoğrafları:[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] | |
|