Anayasa taslağı konusunda
muhalefetin tutumun değiştiğini ifade ederek, “Einstein sizin
yaptıklarınızı görse İzafiyet Teorisini rafa kaldırır” dedi.
ntvmsnbc
Güncelleme: 14:02 TSİ 19 Nisan.
2010 Pazartesi
ANKARA - Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan, TBMM Genel Kurulu’ndaki Anayasa görüşmeleri nedeniyle Haftalık
toplantısını bugün gerçekleştirdi.
CHP lideri Deniz Baykal'a yüklenen
Başbakan Erdoğan, "Uzlaşmadan kaçmadık, kaçmayız da... Atılan her adımda
Anayasa Mahkemesi’nin kapısına koştular. Üç madde dediler, sonra üç
konu diyerek 14 maddeye çıkardılar. Yeni bir adım atıyorlar, oylamaya
katılmayacaklar. Peki nerede kaldı millet iradesi? Einstein gelip sizin
yaptıklarınızı görse İzafiyet Teorisini rafa kaldırır" dedi.
Erdoğan'ın ana gündeminde anayasa
değişikliği vardı.
Türkiye'nin değişimi, geleceği ve
gelecek nesiller adına çok büyük ve tarihi bir adım attıklarını belirten
Erdoğan, şöyle konuştu:
''90 yıl önce tarih yazan, altın
harflerle zafer yazan, 90 yıl boyunca millet egemenliğinin tecelli
ettiği yer olan bu yüce Meclis, bugün bir kez daha tarih yazmaya
hazırlanıyor. Hiç kimse bahaneler arkasına saklanmasın, mazeretler
üretmesin. 'Bu Meclis değil, seçim sonrası oluşacak Meclis Anayasa'yı
değiştirsin, Meclis yüksek yargıya üye seçmesin, parti kapatmalara
karışmasın' diyenler önce kendilerini, sonra da alenen millet
egemenliğini inkar ediyorlar.
Yargı mensubu suç işlediği zaman,
Yargıtay Başkanlar Kurulu müsaade etmeden yargılanabiliyor mu? Bugüne
kadar acaba kaç kişi yargılandı, kaç kişi mahkum oldu, hiç duydunuz mu?
Aynı şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri, müsaade etmeden yargılanabilir mi?
Yargılanamaz. Demokratik hayatın vazgeçilmez unsuru olan bir siyasi
partinin kapatılması gibi bir konu Parlamentonun iznine tabi olmadan,
kalkıp da diğer bir erkin iki dudağının arasına mı bırakılacak?
Onun için Türkiye, kapatılan partiler
mezarlığı haline döndü. Biz bunu aşmak istiyoruz. Farklı bir kültürün
Türkiye'de oluşabildiğini, oluştuğunu göstermenin adımlarını atıyoruz.
Parlamento, müsaade ettiği takdirde yargılama sürecinin
başlayabilmesinin mümkün olduğunu görmek istiyoruz ki bu iş artık
zorlaşsın. Biz burada o kadar samimiyiz ki Parlamentonun yüzde 65'ine
sahip olan bir siyasi parti... 4 tane grup var ve bu grupta 336 üye
iktidar partisine ait, 200 civarında üye muhalefetin tamamına ait. 15
üye onlardan oluşacak, 5 üye iktidardan oluşacak ve 3'te 2... Bundan
daha büyük samimiyet olur mu? Daha farklı şeyler de düşünebilirdik. Biz
bugünü düşünmüyoruz, bugünü de yarını da düşünüyoruz.
Grubu olan partilerin temsilcisi
olarak değil de sadece Parlamento üyelerinin 3'te 2'si de diyebilirdik.
Ama bakın bunları da demedik. İstiyoruz ki işin ortasını bulalım. Burada
da bir gerilim olmasın. Ama gördüğünüz gibi işte, 'biz sadece
konuşuruz, ama oylamaya gelince tüm ekibimizi de alır gideriz' Niye?
'Olur ki gizli oylama, odada bir şeyler olabilir.' Bu ne? İşte bu,
Parlamentodan, demokrasiden kaçmaktır, olay bu.''
Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu Meclis, Anayasayı değiştirecek
güce, yetkiye, iradeye ve birikime ziyadesiyle sahiptir. Ben inanıyorum
ki Meclis bu Anayasayı değiştirecektir. İnanıyorum ki sadece AK Parti'li
milletvekilleri değil, muhalefet vekilleri de milletin kendisine
yüklemiş olduğu emanetin hakkını verecek ve referanduma gerek
kalmaksızın Anayasa değişecektir.''
Başbakan Erdoğan, kendilerini zorlu
bir süreç ve meşakkatli maraton beklediğini ifade ederek, şunları
söyledi:
''Bugün Genel Kurulda görüşülmeye
başlanacak olan Anayasa değişiklikleri, muhalefetin her çalışmada
yaptığı gibi oyalama, engelleme ve yavaşlatma, özelikle de germe
girişimlerine sahne olacaktır, olabilir. Biz gerilimin tarafı
olmayacağız. Sağduyuyu, aklıselimi, bir an olsun elden bırakmayacağız.
Burada kendimiz, şahsımız için değil, milletimiz için varız ve
milletimiz için çalışıyoruz. Öyleyse sabırla süreci nihayete
erdireceğiz. Genel Kurul çalışmalarını izleyen aziz milletimiz kimin
yapıcı, kimin bozucu, kimin samimi, kimin samimiyetsiz, kimin nazik,
kimin kaba olduğunu bir kez daha görsün istiyoruz. Biz sadece aziz
milletimize değil, muhalefet milletvekillerinin de vicdanına
sesleneceğiz. Tam kadro halinde, vakar içinde AK Parti'nin büyüklüğüne
ve şanına yaraşır biçimde süreci götüreceğiz. Ben şimdiden sizlere
başarılar diliyorum.''