hukuk.forum.st
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

hukuk,hukuki,adliye,dava,müvekkil,hukuk haberleri,avukat,savcı,hakim,forum
 
AramaLatest imagesAnasayfaKayıt OlGiriş yap

 

 ABD'li Gönüllü Dehşet Dakikalarını Anlattı

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Jensen
Hukuk Forum
Jensen


Giriş Tarihi : 30/03/09
Yer : İstanbul
Yaş : 34
Mesajlar : 14824
Rep Puanı : 14472
Rep Gücü : 6503
ABD'li Gönüllü Dehşet Dakikalarını Anlattı 2duy3hj

ABD'li Gönüllü Dehşet Dakikalarını Anlattı Empty
MesajKonu: ABD'li Gönüllü Dehşet Dakikalarını Anlattı   ABD'li Gönüllü Dehşet Dakikalarını Anlattı EmptyPtsi Haz. 07, 2010 9:57 am

ABD'li gönüllü dehşet dakikalarını anlattı


Mavi Marmara'ya saldırı
sırasında İki İsrail komandosundan silahlarını alan eski Amerikan deniz
komandosu, İsrail'de iki kez dövüldükten sonra serbest bırakıldı.
İstanbul'da Atatürk Havalimanı'na üstü kanlı elbiseleriyle inen eski
canlı kalkan İsrail komandoların elinden silahlarını nasıl aldığını
anlattı.

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Mavi Marmara'ya saldırı sırasında iki İsrail komandosunun
silahlarını alıp onları etkisiz hale getiren eski Amerikan Deniz
Komandosu Ken O'Keefe (40), tüm gönüllüler Türkiye'ye sınırdışı
edildikten sonra Gazze'ye gitmekte ısrar ettiğinden İsrail askerleri
tarafından dövüldü ve İsrail'de can güvenliği kalmayınca Cuma günü THY
uçağı ile üstündeki kanlı elbiselerini çıkartmadan yüzü kan içinde
Atatürk Havalimanı'na geldi.

İsrail saldırısı sırasında asıl çatışmaların yaşandığı üst güvertede
olan eski deniz komandosu Ken O'Keefe, ilk helikopterden güverteye
düşen iki İsrail komandosunu komandoluk tecrübesiyle nasıl etkisiz hale
getirdiğini kendisi gibi “canlı kalkan” olarak 2003 yılında Bağdat'a
giden yakından tanıdığı Hürriyet muhabiri Faruk Zabcı'ya anlatırken şu
ifadeleri kullandı:

“İki İsrail komandosunda silahlarını aldık. Birinde güverteye inen
İsrail komandosundan silahını ben aldım, bir gönüllü onu tuttu. İkinci
komandoyu da bir gönüllü kardeşin yardımıyla ben tuttum, o tüfeğini
aldı. İsrailli komandodan aldığım silah 9 mm'lik bir tabancaydı.
Aktivist kardeşimin aldığı silah da bir tüfekti. Biz bu silahları
İsrail komandolarına karşı kullanmadık. Ben tabancayla aşağı kata
inmeme rağmen silahı hiç kullanmadım. Hatta mermilerini boşalttım. Biz
buraya savaşmaya gelmedik.”

Aynı zamanda Filistin vatandaşı olan gönüllü, Filistin vatandaşlık
kağıtlarını gösterip Gazze'ye gitmekte ısrar edince İsraillilerin kötü
muamelesiyle karşılaştı. İlk dayak olayı sırasında başı kitlenip
boğazı sıkıştırılınca tutuklu olduğu yerde yemek yiyemediğinden aç
kalan Ken O'Keefe'e iki yıl önce 2008 yılı Ağustos ayında 2 Gazze'ye
Özgürlük gemisinden birine kaptanlık yaptığından Filistinliler
tarafından Filistin vatandaşlığı verilmişti.

ÜÇ KOMANDONUN HAYATI İNSAFIMIZA KALMIŞTI

Muhabir arkadaşım eski canlı kalkanlardan Mahir Tan 2 İsrail
komandosunun gönüllüler tarafından esir alınıp kaptan köşkünde
tutulduğunu, daha sonra bu 2 komandonun aşağı kata indirildiğini
anlatırken ön cephede çarpışan eski Amerikan deniz komandosu, etkisiz
hale getirdikleri İsrail komandosu sayısının 3 olduğuna şöyle dikkat
çekti:

"Ben bir İsrail komandosundan tüfeğinin alınmasına da yardımcı oldum.
Kardeş gönüllü, ele geçirdiği bu tüfeği denize attı. Saldırı tüfeğini
iki kardeşimizi öldüren yakaladığımız İsrailli komandolara karşı
kullanmayı aklımızın ucundan bile geçirmedik. Komandoların birinden 9
mmlik tabancayı alırken İsrailli komandolar gönüllüleri öldürüyordu.
Bir eski deniz komadosu olarak bu silahı kardeşlerimin katillerine
karşı en iyi şekilde kullanabilirdim ama bunu gemiyi savunanlar olarak
yapmadık. Bu tabancayı aldım, mermilerini boşalttım ve sakladım. Bunu
yaparken saldırıyı püskürtebileceğimizi umut ettim. Tabancayı
saklamamın nedeni ilerde kurulabilecek bir mahkemede bu tabancayı
İsrail makamlarının toplu katliamına kanıt olarak göstermek için. İki
İsrail komandosunu silahsız hale getirdiği Mossad ajanlarına
söylemekten çekinmedim.

3 İsrail komandosu silahları ellerinden alınmış bir vaziyette,
çaresizlik içinde elimizdeydi. Bu çocukların hayatı insafımıza
kalmıştı. Bu 3 çocuğun gözlerine baktım. Gözlerinde Allah korkusu
vardı. Bize, biz onlarmışız gibi baktılar. O gün yaşayacaklarına
ilişkin en ufak bir umutları yoktu. Kızgın bir babanın karşısındaki
korku içindeki çocuklara benziyorlardı ama onlar kendileri gibi
acımasız bir düşmanla karşı karşıya değildiler. Bir kadın onlara
ilkyardımda bulundu. Dayak yemiş olarak, çürük içinde bırakıldılar ama
hayatta kaldılar. Öldürülen gönüllüler gibi değil. Kardeşlerimizin
yasına, onlara duyduğumuz hiddete rağmen onların gitmesine izin verdik.
Komandolar katil, biz savunanlarız. Biz hayatımızı savunmak için
çarpıştık. Gemideki yardım malzemesi için veya Filistin halkı için
değil Adalet ve İnsanlık uğruna çarpıştık.

Bize karşı saldırıda köpekleri kullandılar. Bize de köpek muamelesi
yaptılar. Kadınlar ve yaşlılara çok kötü muamele yaptılar. Tuvalete
gitmemize izin vermediler. Yemek, su vermediler.

IRAK SAVAŞINDA DA 'CANLI KALKAN'DI

2003 yılında Irak Savaşı'nı önlemek için “canlı kalkan” hareketini
başlatan Ken O'Keefe'nin bu savaş yüzünden ABD vatandaşlığını reddetmiş
ve pasaportunu yırttığı için Türkiye'den geçerken dünya vatandaşı
pasaportunu kullandığı için Türkiye'den Irak Savaşı'ndan birkaç hafta
önce sınırdışı edilmişti.

Büyükannesi İrlandalı olduğu için Irak dönüşü İrlanda vatandaşlığına
geçen aktivistin, Mavi Marmara saldırısından sonra İsraillilerin
sınırdışı etme girişimlerini reddettiği için dayak yediği ve İsrail'de
yargıç karşısına çıktığı öğrenildi. Çarşamba günü Ben Gurion
Havaalanı'na transfer edilen Ken O'Keefe'nin, yattığı hücrede de ikinci
kez dövüldüğü öğrenildi.

Onun Filistinlinli olduğunu kabul eden İsrail makamları, belgelerin
sahte olduğunu ileri sürdüler. İsrail polisi ve yetkililer tarafından
dövülen Ken O'Keefe, İsrail makamları kanlı giysilerini çıkartmasını
istemesine rağmen dünyaya göstermek için kanlı elbiseleriyle yüzü
kanlı bir şekilde Atatürk havalimanına geldi. İlk dövülmesinde başı
kitlenen aktivistin avukat bulamadığı ve telefon konuşması yapamadığı
için sağlık muayenesini reddettiği öğrenildi. Perşembe günü mahkemeye
çıkan Ken O'Keefe, yargıçın sınırdışı mahkemesi sürerken gözaltında
tutulması kararı üzerine İsrail'i terketmeyi tercih etti. İkinci kez
hücrede dövüldükten sonra da eski deniz komandosu, tedavi edilme
teklifini reddetti.

Ken O'Keefe'i İstanbul'da İrlanda Konsolosluğu yetkilileri tarafından
karşılandı.

DÜNYAYA İLK ŞU MESAJI VERDİ

Ken O'Keefe , yazılı olarak dünyaya şu mesajı verdi: “Gemiyi savunma
rolümü anlatmak isterim. İki İsrail komandosunu silahsız hale getirdim.
İsrail'lilerin elinde iki kez dayak yedim.”

Tutukluyken iki kez dövülen Ken O'Keefe'nin Filistinli eşi Fadwa
Dajani, Hürriyet'e bilgi verirken Ken ile iki üç kez telefonla
konuştuğunu söyledi ve “İlk dövmelerinde boynunu kitleyen bir işkence
uyguladılar. Ken bu yüzden gırtlağı tahriş olduğundan yemek yiyemedi ve
aç kaldı. Ertesi gün Filistin'e geçebilmek için direndi ve yargıç
karşısına çıktı. Mahkeme sınırdışına karar verince avukatı İsrail'de
can güvenliği kalmadığından burayı terketmesini tavsiye etti.
Mahkemeden sonra kaldığı hücrede İsrailliler onu ikinci kez dövdüler.
Onun İsrail'de kalmasını istemediler. İrlanda'ye İsrail'i terk etmesi
için telkinde bulundular” diye konuştu. Fadwa Dajani, İsraillilerin
kanlı elbiselerini çıkartıp temiz elbise giymesi talebini de eşinin
geri çevirdiğine dikkat çekti.

GAZZE'YE ABLUKAYI İLK DELEN GEMİNİN KAPTANIYDI

2003 yılında birlikte Irak savaşını önlemek için “canlı kalkan” olarak
(Ben gazeteci olarak vize alamadığım için canlı kalkan hüviyetinde
girmiştim) Bağdat'a gittiğimiz Ken O'Keefe, Birinci Körfez Savaşı'nda
Marine komandosu olarak savaşa girmiş ve ondan sonra savaşa karşı bir
aktivist olarak faaliyet göstermiş ve canlı kalkan olarak gittiği
Irak'dan dönünce birkaç yıl önce İngiltere'de Filistinli Fadiwa Dajani
ile evlenmişti.

Gazze'ye 2008 yılı 23 Ağustos 2008'de ilk defa ulaşan 46'şar kişi
taşıyan iki gemiden birine kaptanlık yapan Ken O'Keefe, ilk Gazze
denemesini şöyle anlattı: “İlk duyduğumda hemen kaptanlık görevini
kabul ettim. İsrail hükümeti planımız duyar duymaz bize korsan
muamelesi yapacaklarını söylediler. Gazze'ye varamayacağımızı
bildirdiler. Ben iyi bir planla başaracağımıza inanıyordum. 46 yolcu
çeşitli ülkelerden gelen gönüllülerden oluşuyordu. 41 yıl sonra bu ilk
defa yapılıyordu ve başardık. 10 binlerce Gazze'li sokalara dökülüp
zaferimizi kutladı. Ardından bana Filistin vatandaşlığı verildi.
Medyayı iyi kullanıp akıllı bir planla İsrail Donanması işe yaramaz
hale getirilebiliyor.

Hürriyet
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
ABD'li Gönüllü Dehşet Dakikalarını Anlattı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Vampir kız ayinlerini anlattı ..
» Cristian soyunma odasını anlattı
» 3 yaşındaki çocuk ölümden sonrasını anlattı
» Dağdan inen PKK'lılar neler anlattı?
» Dağdan inen PKK'lılar neler anlattı?

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
hukuk.forum.st :: Güncel Haberler&Bilgiler :: Güncel Haberler-
Buraya geçin: