İsrail'e vuran sözler!

Başbakan Erdoğan, İskenderun'daki terör saldırısına, şehit
cenazelerinde atılan sloganlara değindi, İsrail'e sert sözler
sarfetti... "Siz öldürmeyi iyi bilirsiniz" şeklindeki sözlerini
hatırlatan Erdoğan, Tevrat'ta yer alan "Öldürmeyeceksin" emrini 3 dilde
tekrarlayarak İsrail'i eleştirdi.


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, başta Konya'da olmak üzere Türkiye'nin
değişik şehirlerinde yapımı tamamlanan 9 çevreci tesis ile partisinin
yeni Konya İl Başkanlığı binasını hizmete açmak üzere 4 bakanla Konya'ya
geldi.

Erdoğan'ın Konya'da yaptığı tarihi konuşmanın önemli bölümleri şöyle:

Biz Yunus Emre'yi bildiğimiz kadar Dadaloğlu'nu biliriz. Hiç kimse bizi
test etmeye kalkmasın. Hiç kimse Türkiye'nin sabrını test etmesin. Hiç
kimse bu ülkeye bir kabile devleti muamelesi yapmaya kalkmasın. Hani
Akif diyor ya: Zulmü alkışlayamam, zalimi sevemem. Buradan, Konya'dan
tüm Türkiye'ye, tüm dünyaya bir kez daha sesleniyorum: Kudüs'ün kaderi
İstanbul'un kaderinden ayrı değildir.

Gazze'nin kaderi Ankara'nın kaderinden ayrı değildir. Ramallah'ın,
Nablus'un, Hanyunus'un, Beytüllahim'in kaderi asla ve asla Konya'nın
kaderinden ayrı değildir. Dünya sussa bile biz susmayız ve susmayacağız.
Dünya katliamlara göz yumsa, biz gözümüzü yummayız, yummayacağız. Dünya
akan kana seyirci kalsa biz olan-biteni elimiz kolumuz bağlıyız
demeyeceğiz. Dünya Filistin'e sırtını dönse biz Filistin'e, Filistin
halkına Gazze'ye Kudüs'e sırtımızı dönmeyeceğiz.

Bunlar kundaktaki masum bebekleri dahi tehdit olarak gördüler. O masum
bebekleri analarının kucaklarında katlettiler bizdeki teröristler gibi.
Yetmedi şimdi bebek mamalarını tehdit olarak görüyorlar. Bunlar
çocukları tehdit olarak gördüler. Çocuk parklarını, oyun bahçelerini
tehdit olarak gördüler. Masum yavruları bisikletleri üzerinde
katlettiler. Yetmedi şimdi çocuk oyuncaklarından korkmaya başladılar.
Bunlar gençleri, öğrencileri tehdit olarak gördüler.

Okullarda, üniversiteleri tehdit olarak gördüler. O çocuklar taş attı
bunlar fosfor bombası attı. O taşan atanlara karşı ne yazık ki, dünya
fosfor bombasını atanların arkasında duruyor. İşte biz o duranları
kınıyoruz. Bunlar masum sivillerden, kadınlardan, yaşlılardan hatta
hastanedeki hastalardan korktular. Gerçekten onların hastanelerini,
tanklarla, toplarla bombaladılar. Yetmedi şimdi bastonlardan, tekerlekli
sandalyalerinden, serumdan, ilaçtan korkmaya başladılar.

Dün uçaklardan korkuyorlardı, Gazze'de taş üstüne taş bırakmıyorlardı.
Bugün inşaat temellerinden, çimentolardan korkmaya başladılar. Her türlü
haydutluğu, korsanlığı yapıyor. Ardından Hamas, El Kaide ve
antisemitizm diyorlar. Ama artık mızrak çuvala sığmıyor. Şu konu El
Kaide, Hamas ve anti semitizm konusu değildir. Kimseyi aldatmayın,
gerçekçi olun, dürüst olun. Eğer bu dünyada huzur bulacaksak üzerine
adalet inşa edilen bir dünyada olur. Kim olursa olsun herkes buna böyle
bakmakta.

Bu olay İsrail'le Türkiye arasında bir olay değildir. Bu olay İsrail'le
32 ülke arasında bir olaydır. Bizim meselemiz Musevilerle ya da İsrail
halkıyla değil İsrail'in şu andaki yönetimiyledir. Buradan tüm dünyaya
sesleniyorum: Eğer adilseniz adaletle yaklaşacaksınız. Ulusulararası
sularda bırakın sivil gemilere askeri gemilere bile bu şekilde
bulaşamazsınız. Şimdi bunlara saldırılmıştır. Burada biz Türkiye olarak
ulusal ve uluslararası bazda hep birlikte haklarımızı sonuna kadar
arayacağız.

Haklarımızı sonuna kadar arayacağız. Bu işin mücadelesini vereceğiz.
Artık devlet terörü dönemi geride kalmıştır. Savaşın bile kuralları
vardır. Allah aşkına beyaz bayrak asılı gemiye saldırdınız. 19 yaşındaki
Furkan Doğan'ı vahşice şehit ettiniz. Furkan'ın üzerinde bomba mı
vardı, alnında terörist mi yazıyordu? Hangi dil, hangi kutsal kitap
sizin bu korsanlığınıza gerekçe olabilir? Uluslararası yandaş medyaları
artık bunların korsanlıklarını örtemez hale geldi.

Bizde de İsrail'in bu saldırısını ve bu saldırıya karşı takınılan tavrı
aynı şekilde ne yazık ki PKK'nın askerimize olan saldırısıyla Hamas'ın
saldırısını buna benzetenler de var. Bir defa Hamas'la terör örgütü
PKK'nın benzer hiçbir yanı yoktur. PKK terör örgütünün üzerinden Türkiye
Cumhuriyeti pasaportu çıkar. Bunlar bu ülkenin vatandaşı olarak
bulunurlar. Hamas kendi topraklarını koruma mücadelesi veren
direnişçilerdir. Filistinlidirler, Filistin'de seçim kazanmışlardır.
Seçim kazandıkları halde hala İsrail cezaevlerinde yatmaktadırlar.

Şimdi benimle ilgili bunları yazacaksınız biliyorum. Ama artık mızrak
çuvala sığmıyor. Sizin de geçmişinizi biliyoruz. Cibilliyetlerini
biliyoruz. Biz dürüstüz ve doğrunun, adilin yanındayız ve bunların
yanında olmaya devam edeceğiz. Akdeniz'de uluslararası sularda oluyor
bu. Yardım malzemesi yüklü yardım gönüllüsü taşıyan sivillere hukuksuz
bir saldırı. Hiçbir bahaneyle bunlara yapılan saldırı savunulamaz.

Dün 19 yaralımızı gördüm, silahlı kardeşlerimize ateşli silahlı
saldırmışlar. Siz duyduklarınızı biz gördüklerimizi konuşuyoruz. Bu
geminin yolcuları sadece Türkiye'den değil, 32 ülke var. Hepsini
dinledikten sonra baktım ki, gerçekten büyük bir zulüm ve tamamen
korsanca bir saldırı.

Habervaktim.com