hukuk.forum.st
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

hukuk,hukuki,adliye,dava,müvekkil,hukuk haberleri,avukat,savcı,hakim,forum
 
AramaLatest imagesAnasayfaKayıt OlGiriş yap

 

 Çocuk Kitaplarının Anatomisi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Jensen
Hukuk Forum
Jensen


Giriş Tarihi : 30/03/09
Yer : İstanbul
Yaş : 34
Mesajlar : 14824
Rep Puanı : 14472
Rep Gücü : 6503
Çocuk Kitaplarının Anatomisi 2duy3hj

Çocuk Kitaplarının Anatomisi Empty
MesajKonu: Çocuk Kitaplarının Anatomisi   Çocuk Kitaplarının Anatomisi EmptyPaz Mayıs 16, 2010 4:55 am

Çocuk kitaplarının anatomisi

Bir çocuk kitabının iyi veya kötü olduğuna kim karar
veriyor ?


Öğretici olmaya çalışan kitaplar çocukların ilgisini
ne kadar çekiyor ?


Çocukların hayal güçlerini geliştirdiklerini iddia
eden kitaplar onların iyi vakit geçirme


ve eğlenme ihtiyaçlarına ne kadar cevap verebiliyor ?


TÜLİN KOZİKOĞLU, birçok zor görevi yüklenen çocuk
kitaplarının anatomisini çıkarıyor


Çocuk kitabı nasıl olmalı ?

Bu soruya uzmanlarca verilen cevapların küçük bir
listesini yapmaya çalışalım...


Bakalım çocuk kitabı hangi özelliklere sahip olmalı ?


Çocuklara kitap okuma sevgisini ve alışkanlığını
kazandırmalı.


Çocukların dil becerilerini ve kelime hazinelerini
geliştirmeli.


Okuduğunu anlama ve analiz etme, dolayısıyla karar
verme yeteneğini artırmalı.


Yaratıcılıklarını ve düşünce alanlarını genişletmeli.


Hayal gücünü renklendirmeli.

Çocukların doğayı, evreni, toplumu ve insanı
algılayabilmelerine


ve iletişim içine girmelerine yardımcı olmalı.

Çocukların merak duygusunu kamçılamalı.

Kendini anlama olanağı sağlayarak, davranışlarını
değiştirmede çocuğa rehberlik etmeli.


Hayatın zorlukları karşısında direnme yolları
göstermeli.


Çocuğun rahatlama, hoş vakit geçirme ve eğlenme
ihtiyacına cevap vermeli.


Bu listeyi uzatmak mümkün.

Peki ama bir çocuk kitabının
gerçekten tüm bu özellikleri barındırması gerekiyor mu ?


Sırtındaki küfeye tüm bu sorumluluklar yüklenmişken
çocuk edebiyatına gönül vermiş,


bu yola baş koymuş yazarların kaleminden çıkan
kitaplar hedef kitlesine, yani çocuklara, ulaşabiliyor mu ?


Onların yüreğinde ve akıllarında yer edinebiliyor mu ?

Ondan da önce, tüm bu özellikleri barındırma kaygısı
içerisinde yazılmış kitaplar, çocuklar tarafından okunuyor mu ?


Yoksa sadece listemizdeki son maddeyi ciddiye alarak
öykülerini oluşturan yazarların


kitapları çocuklar tarafından keyifle okunuyor ve
neticesinde sadece o kitaplar,


listemizin ilk maddesine hizmet ediyor olabilir mi ?


Yani sadece çocukları eğlendiren kitaplar, çocuklarda
okuma sevgisini


ve alışkanlığını kazandırıyor ve çocuk kitabı
tanımlamasında haklı yerini alıyor diyebilir miyiz ?


Peki diğerleri çocuk kitabı değilse ne? Bu ikilem
beraberinde şu soruyu getiriyor:


Bir çocuk kitabının "iyi" veya "kötü" olduğuna dair
kararı kim veriyor ?


Anne-babalar, öğretmenler, eleştirmenler,
akademisyenler, kütüphaneciler, yayınevleri, kitabevleri mi ?


Yoksa çocuklar mı ?

Tüm bu soruların cevabını bulmak için, gelin
beraberce çocuk edebiyatına doğru kısa bir yolculuğa çıkalım.




ÇOCUK EDEBİYATININ TARİHÇESİ


Çocuk edebiyatının
başlangıcı olarak belli bir tarih tesbit edilememekle beraber,


17. yüzyılda Charles Perrault, Fransa'da Kırmızı
Başlıklı Kız, Uyuyan Güzel,


Külkedisi gibi öyküleriyle peri masallarının
doğmasını sağlıyor.



19. yüzyılın başlarında Grimm Kardeşler halk arasında
dilden dile dolaşan Pamuk


Prenses, Hansel ve Gretel, Rapunzel gibi öyküleri bir
araya getirip kâğıda döküyor.


Yüzyılın ortalarında Danimarkalı Hans Cristian
Andersen, Küçük Deniz Kızı,


Kralın Yeni Giysisi ve Çirkin Ördek Yavrusu
öykülerini yayımlıyor.



19. yüzyılın ikinci yarısında birçok önemli kitap
çocuklarla buluşuyor; Lewis Carroll'dan


Alis Harikalar Diyarında, Joanna Spyri'den Heidi,
Carlo Collodi'den Pinokyo,


Robert Louis Stevenson'dan Hazine Adası, Rudyard
Kipling'den Cengel Kitabı.


20. yüzyılı çocuklar, Oz Büyücüsü, Tavşan Peter'ın
Maceraları, Peter Pan,


Winnie The Pooh ve Küçük Ev'le karşılıyor. Bunları 41
dile çevrilen


ve 120 milyon adet satan Narnia Günlükleri takip
ediyor.


Bu yüzyıla, 63 dile çevrilerek 400 milyon adet satan
Harry Potter damgasını vuruyor.



RESİMLİ KİTAPLAR


Çocuk, kitapla ilk ilişkisini resimli kitapla
kuruyor.



Dolayısıyla bu kitaplar çocuğun "kitap okuma
alışkanlığı" edinmesinde büyük önem taşıyor.


Resimli kitaplar kendi içinde ikiye ayrılıyor; bilgi
kitapları ve kurgulu kitaplar.



Bilgi kitapları, henüz konuşmaya başlamamış yaş grubu
için tasarlanmış kitaplar.



Bol resimli, bazen fotoğrafla renklendirilmiş
sayfalardan oluşuyor.


Çocuğa renkler, sayılar, dokular, hisler gibi çeşitli
konularda bilgi veren bu kitaplar


bazen müzikli, mıknatıslı ve oyuncaklı da olabiliyor.



Bu kitapların en önemli işlevi, kitabın çocuğun
hayatında oyuncak gibi arzulanan bir


nesne olarak yer etmesi.


Yani baktığı ve dokunduğu, bakarak ve dokunarak
eğlendiği ve öğrendiği bir nesne...



Çünkü o yaşlarda öğrenmek, eğlenmenin önemli bir
parçası.



Bol resimli ilk dönem kitaplarını soru-cevaplarla
okumak gerekiyor.



Zira bunlar öykü kitabından çok, keşif kitabı
niteliğindeler.



Fakat soru-cevap seanslarını zekâ testine dönüştürmek
gibi bir yanlışa düşmemeli.



Bu kitapları okurken amaç eğlenmek ve eğlendirmek;
çocuğun neyi bilip neyi bilmediğini öğrenmek değil.



Konuşmaya başlayan çocuk, artık yavaş yavaş kurgulu
kitaplara geçebiliyor.



Bu geçişte dikkat edilmesi gereken, çocuğa az
cümleli, bol resimli kitaplar seçmek.



Çocuğa anlatmak istediği hikâyenin tamamını
kelimelerle söylemek yerine, bir kısmını


metinle bir kısmını ise resimle anlatan, yani
resim-metin bütünselliği olan kitaplar,


çocukların kalbinde taht kuruyor.


Resmin metin için önemli bir tamamlayıcı olduğu bu
ilk resimli kitaplar,


çocuğun yaşı ilerledikçe yine bol resimli, fakat daha
uzun metinli olan kurgulu


kitaplara bırakıyor yerini.

Okul öncesi yaşa gelmiş çocuğa edebi ve estetik
değeri olan kitapları sunmak önem kazanıyor.


Bozuk metinler, düşük kurgular, kötü resimlerle dolu
kitaplar çocuğun kitapla


ilişkisine sekte vurabiliyor.

Bu dönemde çocuğun kitapla ilişkisini olumsuz
etkileyen bir başka sebep ise "eğitici" kitap dayatması.


Edebi kitapların eğitmek gibi bir görevi olmadığını
hatırlayarak fazlaca didaktik kitaplardan özellikle sakınmak gerekiyor.




OKUMAYA BAŞLAMA KİTAPLARI


Resimli kitapları dinleyerek ve seyrederek büyüyen
bir çocuk için kitap, artık hayatın vazgeçilmez bir parçası oluyor.


Peki ya kendisi okumaya başlayınca ne değişiyor ?

Okumayı öğrenmesiyle birlikte çocuk kendisini artık
bir fatih gibi hissediyor !


Fethettiği diyarlar renkli, eğlenceli ve heyecan dolu
olmalıdır ki yeni fetihlere karşı


açlığı devam etsin.

Dananın kuyruğunun koptuğu ilkokul birinci sınıfta,
kaliteli kitap sunmanın


önemi daha da artıyor.

Okumaya yeni başlayan çocuklar için okuduğundan keyif
almak çok önemli.


Öncesinde okumak, anne-baba eşliğinde
gerçekleştirilen bir eylemken,


artık yalnız kalan çocuk, okumaya çalışırken zaten
olağanüstü bir çaba sarf ediyor,


çoğu zaman zorlanıyor.

Bu sıkıntının üzerine bir de sıkıcı metinler, düşük
cümleler, anlam bütünlüğü olmayan kurgular eklendi mi, okuma serüveni
işin içinden çıkılmaz bir kaosa dönüşebiliyor.


Bu zorlu dönemi eğlenceli bir sürece dönüştürmeye
yardımcı olacak kitapları seçerken ince eleyip sık dokumak gerekiyor.


Çünkü her sıkıcı kitap, çocuğu kitap dünyasından
uzaklaştıran güçlü bir silah olabiliyor.


Okumaya başlama kitaplarını resimli kitaplardan
ayıran en önemli özellik, büyük


puntoyla yazılmış, tekrarlanan kelimeler içeren
cümlelerle kurulmuş, basit kurguya


sahip resimli kitaplar olmaları.


Bu kitaplarda ritim, çocuğun okumasını
kolaylaştırıyor.


Bu sebeple kafiyeli metinler, çocuğu neşeli bir ruh
haline sokmakta etkili olabiliyor.


Okumayı sökmeye çalışırken karşısına çıkan taşlı
yolda hoplaya zıplaya gitmesini sağlıyor.


Bunlarla okumayı söken çocuk için bir sonraki adım,
öncesinde anne-babadan


dinlediği resimli kitapları kendi başına okumak.

Bu dönemde yapılan en yaygın hata, okumayı öğrenen
çocuğa kitap okumayı bırakmak.


Okumayı öğrenmesi, anne-baba ile yaşadığı keyifli
kitap okuma seanslarından yoksun kalmasına sebep olan bir cezaya
dönüşmemeli.


Okuma becerisini ilerletmesi için onu yalnız okumaya
mahkûm etmek, kitaplardan soğumasına sebep olabilir.


Kitap okuma seanslarına ara vermeden devam etmek ise
çocuğun bu seansların


dışında kalan zamanda kendisinin de ayrıca okumasına
ortam hazırlar.



ÇOCUK ROMANLARI

Çocuk edebiyatının son durağı "çocuk romanları".

Okuma serüveninde akıcı bir tempoya geçen çocuk artık
daha uzun metinli, birkaç sayfada bir resim içeren hikâyeleri okumaya
hazır olur.


Bu kitapların büyük puntoyla yazılmış ince kitaplar
olması, çocuğun atıldığı macerayı


sabrı tükenmeden sonlandırmasını sağlar

ve böylece yeni maceralara karşı hevesini taze tutar.


Bu sebeple çocuk romanları uzun dahi olsa, genellikle
kısa bölümlerden oluşur.


Bu bölümler dikkat süreleri kısıtlı olan çocuklara
bölümler arasında soluk alabilme


şansı tanır ve heveslerini öldürmeden kitabı belli
bir zamana yayarak bitirebilmelerini


sağlar.

Her bir bölüm kendi içinde bütünlüğünü korur ve bölüm
sonlarında merakı taze tutacak soru işaretleri bırakır.


Artık gerçek bir "okur" olan çocuğun okuyacağı
kitapları kendisinin seçmesine fırsat tanımak önemlidir.


Bu noktada yetişkin zevkiyle çocuk zevki ayrı
düşebilir.


Bu dönemde en büyük tehlike, yetişkinlerin çocuğa
kendi zevklerini


veya "iyi kitap" okutma iddialarını dayatma
çabalarıdır.


Çocuğa hangi kitabın hangi pencereyi açacağı hiçbir
yetişkin tarafından öngörülemez.


Kitap okuma zevkine sahip çocuklar yetiştirmek
isteyen anne-babalar için


en doğru tutum, çocuğun içgüdülerine güvenmek

ve küçük "biz"ler yetiştirme çabalarını rafa
kaldırmaktır.




DOĞRU KİTAP-YANLIŞ KİTAP


Çocuk kitapları söz konusu olunca akla hemen
"doğru-yanlış ikilemi geliyor.


"Ya çocuğum okuduğu kitaptan olumsuz etkilenirse,
yanlış şeyler öğrenirse?"


Çocukların okuduğu kitapla sihirli bir değnek
dokunmuşcasına aklının çelineceğini sanmak oldukça naif bir eğilim.


Aynı zamanda çocuk aklını hafife alan bir tutum.

Sadece çocuk romanlarında değil, aynı zamanda resimli
kitaplarda da çocuğu içine


alan macera, aslında okur için hayalinde
yaşayabildiği bir tecrübeden öteye gitmiyor.


Yani çocuk kitapta okuduklarının hayal ürünü olduğunu
biliyor


ve bu hayalin tadını çıkarıyor.

Çocuklar için kitaplar gerçek hayatta gitmesi mümkün
olmayan diyarları,


atılmaya korkacağı maceraları, almaya çekineceği
riskleri, tanışma hayali kurduğu


kahramanları ve daha nicelerini tecrübe edebileceği,
olabildiğince güvenli bir ortam.


Üstelik yetişkinlerin eşliğinde değil, kendisiyle baş
başa yaşanan bu tecrübe, hayatın


tam anlamıyla provası.

Çocuğun hayatla ve kendisiyle ilgili isteklerini ve
beklentilerini belirleyebileceği engin bir deniz.


Hayata atıldığında onu donanımlı kılan bilge bir
dost.


Bir çocuk, bu dostla ne kadar erken yaşta tanışırsa o
kadar şanslı !




ÜLKEMİZDE ÇOCUK EDEBİYATI

1950'lere kadar masallar ve efsanelerle kısıtlı olan
Türk çocuk edebiyatı, Aziz Nesin,


Rıfat Ilgaz ve Gülten Dayıoğlu gibi yazarlarla yeni
bir çehre ediniyor.


Bu yıllarda çocuk edebiyatına önem veren yayınevleri
yavaş yavaş dikkat çekiyor; Doğan Kardeş, Arkın, Redhouse.


Ekonomik zorluklar renkli baskı gerektiren resimli
kitapların, dolayısıyla çocuk


edebiyatının önünde yıllar boyu önemli bir engel
oluyor.


1980'lerde başlayan hareketlenmeyle hem birçok önemli
yabancı eser


Türkçeleştiriliyor hem de yeni yazarlar ve çizerler
sahne alıyor.



Ülkemizde çocuk edebiyatının gelişimi ara ara ivme
kazansa da Batı ile


karşılaştırıldığında maalesef çocuklarımıza hak
ettikleri eserleri sunmaktan yoksun kalıyor.


Ta ki 21. yüzyıla girene dek. Ülkemizde çocuk
edebiyatının son 10 yılda kat ettiği yol gerçekten kayda değer.


Artık çocuğuna kitap almak isteyen annebabalar da
minik okurlar da


kitabevi raflarının önünde saatler geçirebiliyor,

birbirinden keyifli kitaplarla evlerine dönebiliyor.


Bir tarafta İş Kültür, Turkuvaz Kitap, Yapı Kredi
Yayınları, Doğan Egmont, Can


Yayınları, İletişim Yayınları, Altın Kitaplar, Remzi
Kitapevi


ve Timaş gibi büyük yayınevleri, diğer yanda Günışığı
Kitaplığı, Mavibulut,


Uçanbalık, Tudem, Mandolin, Marsık, Kidz, Kır Çiçeği,
Net, Çizmeli Kedi,


Kelime, Popcore, Erdem ve Ya-Pa gibi sadece çocuk
edebiyatına gönül vermiş butik yayınevleri...


Her biri çocuklarımızı kaliteli ve keyifli kitaplarla
buluşturmak için adeta yarışıyor.


Bu yarıştan kârlı çıkan da tabii ki çocuklarımız
oluyor.



Kaynak : TÜLİN KOZİKOĞLU


[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]






Çocuklar İçin Felsefe

Merak uyandırmaya yardımcı 40 eğlenceli soru…

Her şey hakkında !"Hakkaniyetli olmak ne demektir ?",

"Kimin arkadaşınız olduğunu nasıl anlarsınız ?",

"Zaman nedir ?",

"Beş yıl önceki siz ile şimdiki siz aynı kişi misiniz
?",


"Mantıklı bir şey aynı zamanda anlamsız olabilir mi
?"


Bunlara benzer soruların cevaplarını merak
ediyorsanız, filozof olma yoluna girmiş sayılırsınız !


Çocuklar İçin Felsefe, 10 yaş üzeri genç insanlara
felsefenin harikalar diyarını tanıtmayı amaçlıyor.


Kitapta yer alan kırk soru – Değerler, Bilgi, Gerçek
ve Sorgulayıcı Düşünme başlıkları altında – çocukları,


Antik Yunan Çağı’ndan günümüze filozofların üzerinde
çalıştığı sorular hakkında düşünmeye çağırıyor.


Her bir soru, çocukların felsefi içerikleri

ve meseleleri anlaması ve aynı zamanda sıkılmadan iyi
vakit geçirmesi için eğlenceli aktiviteler içeriyor.



- Çocukların kendi başlarına veya öğretmenleri
eşliğinde sınıfta kullanmaları için tasarlanmış,


- 10 yılı aşkın süredir çocuklara felsefe öğreten,
üniversitelerde felsefe eğitimi veren bir akademisyen


- Her soru için öğretmenlere ipuçları içeren,

- Felsefe konusunda yazılı kaynakları gösteren bir
kitap.


Çocuklar İçin Felsefe, çocuklara – genç ve yaşlı –
yeni ve harika bir düşünme dünyasının kapılarını açıyor.



Fels. Dr. David A. White, DePaul Üniversitesi felsefe
bölümünde yardımcı profesör olarak,


DePaul American Studies programında öğretim görevlisi
olarak çalışıyor.




Yayınevi : ODTÜ Yayincilik

Yazar : David A. Write

Kategori : Felsefe


[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]






Anne Ben Nereden Geldim

Çocuklar cinsiyete ve cinsiyet farkına ait soruları
3-4 yaşlarından itibaren sormaya başlıyor.


Sorulara muhatap olan çoğu anne baba, beklemedikleri
bu sorular karşısında


paniğe kapılıyor.

Aslında sorunun cevabını bilmediklerinden değil;
nasıl cevap vereceklerini


bilmediklerinden paniğe kapılıyorlar.

Bunun sebebi de, konuya yetişkin gözüyle bakmaları.

Yetişkin gözüyle baktıkları için cinsellikle ilgili
soruların anne baba


arasında geçen mahrem ilişkileri kapsadığını,

bu yüzden cevap vermenin zor olduğunu düşünüyorlar.

Peygamberimiz bir hadisinde: 'Çocuğu olan onunla
çocuklaşsın' buyuruyor.


Biz bu hadisi: 'Çocukla konuşurken empati yapın, onun
seviyesine inin,


anlayacağı bir dil kullanın' şeklinde anlıyoruz.

Kendimizi çocuğun yerine koyup düşündüğümüzde, onda
henüz


cinsel tecessüs uyandıran hormonlar aktif olmadığı
için sorularının cinsellikle ilgili


olmayıp öğrenme amaçlı olduğunu görürüz.

Konuya çocuk gözüyle bakınca, işimiz kolaylaşır.

Paniğe kapılmadan, sıradan bir soruya cevap
veriyormuş gibi,


çocuğun anlayacağı basit bir dil kullanarak sorusunu
cevaplandırmalıyız.


Verdiğimiz bilgi basit, kısa ve doğru olmalıdır.

Bu kitabı çocuklar için yazdık, ama henüz okuma
bilmeyen çocuklara


anne babalar okuyacaklar.

Kitabın iki kahramanı her ne kadar 3-4 yaşlarında bir
kız çocuğu


ve onun sorularına cevap veren bir anne ise de;
kahramanlar değişebilir.


Cinsiyete ait soruları, genellikle, kız çocukları
annelerine,


erkek çocukları babalarına sorsalar da; bu bir kural
değildir.


Bir kız çocuğu, cinsiyete ait soruları kendisine
yakın bulduğu babasına veya


dedesine de sorabilir. Bunda yadırganacak birşey
yoktur.


Kitabın kurgusunu yaparken literatürde geçen bütün
sorulara cevap vermeye çalıştık.


Bununla beraber çocuğunuzun sorabileceği her soruya
cevap verdiğimizi iddia


edemeyiz.

Zira her çocuk kendine özeldir.

Her çocuğun ilgi alanı ve merak ettiği konular farklı
olduğu gibi, soruları da farklı olacaktır.


[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]





Başarı üzerine yazdığı kitaplarıyla tanınan Mümin
Sekman ile çocukların


çok sevdiği oyuncu Sinem Kobal,

çocukları başarıya motive eden bir “tatil kitabı”
için bir araya geldiler.


Alfa Yayınları’ndan çıkan ve 4 yılda 600.000 baskı
yaparak başarı


kitapları türünde rekor kıran Her Şey Seninle Başlar,


“çocukça’ya” çevrildi.

Kitabın yazarı Mümin Sekman ile genç kuşağın başarılı
oyuncusu


Sinem Kobal, kitabın çocuk versiyonu için bir araya geldiler.

Sekman, çocuklara başarısızlık korkusunu yenmek ve
özgüveni artırmak için


yapılması gerekenleri öykülerle anlattı,

Sinem Kobal da stüdyoda özel olarak çekilen
fotoğraflarla fikirleri “canlandırdı!”


Sinem Kobal kitapta, kendini güçlendirerek başarıya
ulaşan bir karakteri canlandırdı.


Kitabın içindeki özgüven artırıcı mesajları
güçlendirdi.


Böylece hem anne babaların “yararlı” bulduğu hem de
çocukların “eğlenerek öğrendiği” bir kitap ortaya çıktı.


İlk kez bir kitapta "rol alan" Sinem Kobal çocukları
başarıya motive edecek…


9 + yaş grubu için hazırlanan
kitap, kendi ayakları üzerinde durmayı


ve hayatı cesurca yaşamayı
öğreten
mesajlar
içeriyor
.


Sürekli televizyon izleyip kitap okumayan
çocuklarından yakınan anne babalar


sevilen bir oyuncuyla renklendirilmiş

bu kitabı çocuklarına sevdirmekte zorlanmayacaklar.

Kitap Türk sinemasının efsane isimlerinden Adile
Naşit’e ithaf edildi.


Kapak tasarımını Hollywood filmleri için yaptığı
afişlerle adını duyuran


Emrah Yücel yaptı.


[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]



ZAMAN
HIRSIZI


Can
sıkıntısından kurtulmayı düşlerken, gerçek bir karabasana dalıveren



çocuğun gerilim
dolu romanı




Korku edebiyatının dâhi yazarı
kabul edilen Clive Barker’ın çocuklar için


yazdığı ilk
roman, yine kendi yaptığı siyah-beyaz desenlerle daha da etkileyici.



Sürükleyici,
korkutucu, fantastik, ama bir o kadar da düşündürücü öyküsüyle kitap



okumayı
sevmediğini düşünen çocukların bile bir solukta okuduğu kitap, gerçek
bir gerilim klasiği.




SINIFLAR: 4
- 5 - 6



TEMALAR: DEĞERLERİMİZ, BİREY ve
TOPLUM, YENİLİKLER ve GELİŞMELER


fantastik, gerilim, gizem,
arkadaşlık, mücadele, korku, heyecan, özlem, zaman



KONU


Harvey, her çocuğu mutlu edecek,
sonsuz mucizelerle dolu Tatil Evi’ni ilk


gördüğünde,
eğlenceden başka bir şey düşünmez.



Hood’un yarattığı bu cennetin
nimetlerinden sonuna dek yararlanmak,


ağaç evinde
Wendell’le oynamak, Lulu’nun odasında zaman geçirmek harikadır.



Ancak Harvey, Tatil Evi’nde
geçirilen her dakikanın korkunç bir bedeli olduğunu fark



ettiğinde,
kendisinden çalınan zamanı geri almak için zorlu bir mücadeleye



girişecektir…



Yazan: Clive Barker


Resimleyen: Clive Barker


Türkçe Yayın Editörü: Müren
Beykan


Türkçesi: Bahadır Argönül



[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]



[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]



Derin` n roman Şaban AKBABA



Sone Yayınları : 122

Roman dizisi : 4

Editör : H. Hüseyin Akbaba


Telif hakkı : Şaban Akbaba




Güneşi de Getir Bize, Şaban
Akbaba




Resimler Süleyman Bilgin, Çankaya
Belediyesi, I. Basım 1996, Okuma yaşı 8+



Bir giz biliyorum, bu yüzdendir
sığmadığım, küçülmüş genişliğine dünyanın.


" Siyah beyaz desenlerle desteklenen 26 şiir var
kitapta.



İçeriğinde toplumsal eleştirilere
yer veren şiirlerin konuları, barış


ve insanlık üzerine yoğunlaşıyor


"Kendi cinsini boğazlayan - Bir tek
hayvan görmedim ben



Gören varsa
gördüm desin
?


Duyan varsa
duydum desin
?




Ne kılıç çeken kediler - Ne
tabancalı serçeler



Ne uçak gemili timsahlar - Ne
bombayla uçan kuşlar



Ne ev yıkan kaplanlar - Ne de fil
asan filler




Görmedim gören
var mı ?


Duymadım duyan
var mı ?


[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Çocuk Kitaplarının Anatomisi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
hukuk.forum.st :: Kültür ve Sanat :: Kültür & Sanat-
Buraya geçin: