Niyet gusül abdestinin sünneterindendir. Bu bakımdan niyet getirilmeden
alınan gusül abdesti geçerlidir. Niyet getirildiği zaman ayrıca sünnet
sevabı kazanılır. Getirilmediği zamanda abdeste mani olmaz.
Guslü dar ve geniş zamanda olmak üzere iki türlü almak mümkündür:
1 - Suyun azlığı, soğukluğu, vaktin müsaadesizliği gibi hallerde, acele
olarak yapılan gusülde evvelâ ön ve arka taraftaki kirler giderilir.
Sonra üç defa ağıza, üç defa buruna su çekilerek içlerinde kuru yer
kalmaması te'min edilir. Bundan sonra da baştan, sağ ve sol omuzlardan
dökülen su ile bedenin tamamı yıkanıp ıslatılır. Kuru yer kalmadığı
anda, gusül yapılmış olur. Bu, dar ve sıkışık anlarda ve sadece guslün
farzları yerine getirilerek yapılan gusüldür.
2 - Müsait zaman ve mekânda yapılan gusülde ise, yine edeb yerleri
yıkandıktan sonra, evvelâ, namaz abdesti gibi güzelce bir abdest alınır.
Önce baştan, daha sonra ise sağ ve sol omuzlardan sıra ile üçer defa su
dökülür. Her döküşte bedenin tamamı bir güzel ovalanır, mânevî kirlerin
yanında maddî kirlerden de temizlenmeye çalışılır. Bu arada vücutta
iğne ucu kadar kuru yer kalmamasına itina gösterilir. En sonunda da,
kirli suların döküldüğü yere basan ayaklar, son olarak tekrar yıkanıp
çıkılır. Guslün her iki halinde de, şart ve farz olanı ağız ve burun içi
ile bedenin tamamında kuru yer kalmamasıdır. Bu yapıldıktan sonra,
gusül yerine getirilmiş, mânevî ve maddî temizliğe kavuşulmuş olunur.