hukuk.forum.st
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

hukuk,hukuki,adliye,dava,müvekkil,hukuk haberleri,avukat,savcı,hakim,forum
 
AramaLatest imagesAnasayfaKayıt OlGiriş yap

 

 Yorgunum, bitkinim ne yapmalıyım

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Jensen
Hukuk Forum
Jensen


Giriş Tarihi : 30/03/09
Yer : İstanbul
Yaş : 34
Mesajlar : 14824
Rep Puanı : 14472
Rep Gücü : 6503
Yorgunum, bitkinim ne yapmalıyım 2duy3hj

Yorgunum, bitkinim ne yapmalıyım Empty
MesajKonu: Yorgunum, bitkinim ne yapmalıyım   Yorgunum, bitkinim ne yapmalıyım EmptyÇarş. Nis. 21, 2010 7:50 pm

Kronik yorgunluk uzun süreli psikolojik zorlanma, fiziksel travmalar,
anestezik maddeler, cerrahi müdahaleler kronik yorgunluk sendromunu
tetikliyor.

Kişiyi halsiz bırakarak cansız cenaze haline getiren kronik yorgunluk
kişiyi hem sosyal yaşamında hem de özel hayatında ciddi sorunlara
sebebiyet vermektedir. Kronik yorgunluk kimlerde yaşanır, nasıl ortaya
çıkar ve ne şekilde ilerler, hangi fiziksel ve psikiyatrik sorunlar
eşlik eder, tedavisinde neler yaşanır gibi konuları bu konularda çalışan
NPİSTANBUL Etiler Polikliniği'nden Psikiyatri Uzmanı Dr. Özlem
Mestçioğlu ile konuştuk.

-Yorgunluk nedir psikiyatrik açıdan?
Yorgunluk, yıpranmışlık, tükenmişlik, bitkinlik, halsizlik, enerji kaybı
olarak tanımlanabilir. Ayrıca, çalışma konusunda isteksizlik ve çalışma
yaşamının tatsızlaşması, çabuk sıkılma ve performans azalması da
yorgunluk olarak nitelendirilebilir.

-Tanımladığınız yorgunluk kronik hale ne zaman gelir?
Yorgunluk hali altı aydan fazla sürer ve pek çok işlev alanında
bozulmalara neden olursa, öncelikle iş yaşamı olmak üzere kronik bir hal
aldığından söz edilebilir.

-Biraz daha spesifik hale getirirsek kronik yorgunluk yaşayan kişi neler
yapamaz? Maddeler halinde alabilir miyiz?
Elbette. Şöyle sıralayabilirim: İşte tam performans gösteremez. Sinirli
olduğundan insanlarla ilişkisi bozulur. Yaşamını organize edemez.
Hobilerine zaman ayıramaz.

-Hayat kalitesini ne yönde etkiler?
Hayat kalitesi oldukça olumsuz etkilenir.

-Çalışabilirler mi? İş verimi düşer mi? Performans gösteremez dediniz
dışarıda?
Başlangıçta zorlukla da olsun çalışabilirlerse de bir süre sonra
çalışamayacak, hatta kıpırdayamayacak hale gelirler. Dikkatini toplama
eksikliği ve performanslarındaki genel ve giderek artan orandaki azalma
iş verimini ciddi biçimde düşürür.

-Kronik yorgunluğa neden canlı cenaze sendromu denir?
Kişiler öylesine yorgun, bitkindirler ki kollarını kıpırdatacak halleri
yoktur, bir köşede oturup kalmışlardır. Bir şey yapma konunda istekleri
azalmıştır, isteseler bile yapmak için gerekli enerjiyi bulamazlar.

- Günlük işleri yapmak için gerekenden çok fazla mı efor sarf etmesi
gerekir?
Efor kapasiteleri yarıdan fazla düştüğü için rutin işleri yapmak için
bile 2 -4 hatta bazen 10 kat fazla efor sarf etmeleri gerekebilir.

-Bu rahatsızlıkta da stres faktöründen söz edebilir miyiz? Kronik
yorgunluk yaşayan kişi bunun başa çıkma yeteneğinde azalma yaşar mı?
Stres bu hastalık için tetikleyici özellik taşıdığı gibi hastalığı
yaşayan kişilerin stresle baş etme kapasitelerinde de ciddi düşmeler
olur. Tahammül sınırları giderek daralır.

- Bu sendromda kişi daha önce kişiyi rahatsız etmeyen şeylerden rahatsız
olur mu?
- Yolda ya da çarşı pazarda öfkelenirler mi? Anksiyete yaşarlar mı,
kompulsif yeme, içme davranışına rastlar mısınız bu rahatsızlıkta?
Daha önce rahatsız olmadıkları şeylerden çok tedirgin olmaya başlarlar.
Her şey gözlerine batar, sinirlerini bozar. Bu nedenle de çok öfkeli
hatta saldırgan tavırlar içine girebilirler. Sürekli gergin ve
huzursudurlar. Yolda durduk yerde bağırıp çağırabilirler. Çocuklarına
karşı daha tahammülsüz ve sinirli davranabilirler. Kompulsif yeme- içme
davranışları içine girerler. Her alanda olmakla birlikte özellikle iş
alanında çok fazla anksiyete yaşarlar.

-İlaç kullanma konusunda nasıldırlar?
İlaç kullanma konusunda istekli oldukları söylenemez.

-Bu şikayet kişi de sonradan mı ortaya çıkar yoksa doğuştan mı
getirirler?
Bu hastalık sonradan ortay çıkan bir hastalıktır, herhangi bir genetik
geçişten de söz edilemez.

- Mekanizması nasıldır? Tedavisi hangi disiplinler üstlenmeli?
Biyolojiyle bağlantılı yanı var mı? Örneğin enfeksiyon tetikleyici
midir?
Mekanizmasında %50 oranında viral bir enfeksiyondan söz etmek mümkündür.
Viral enfeksiyona bağlı olarak bağışıklık mekanizması bozulmakta ve
nörolojik, horonal ve psikolojik değişiklikler gözlenmektedir. Viral
toksisitenin de etkili olduğundan söz edilebilir. EBV, insan herpes
virüsü, sitomegalovirüs kronik yorgunluğa neden olduğu bilinen en yaygın
virüslerdendir.

-Bu hastalığı yaşayanlar daha evvel sağlıklı, tam ve aktif bir hayat
stilleri olan insanlar mı?
Bu hastalığı yaşayan kişilerin hastalık öncesi normal, hatta aktif bir
yaşantıları vardır.

- Uzun süreli psikolojik zorlanmalar kronik yorgunluk nedeni olur mu?
Fiziksel travmalar ya da cerrahi müdahalelerden sonra da görülebilir mi?
Uzun süreli psikolojik zorlanma, fiziksel travmalar, aşılanma, anestezik
maddeler, çevresel toksinler, kimyasallar, cıva gibi ağır metaller,
cerrahi müdahaleler kronik yorgunluk sendromu (KYS) için tetikleyici
faktörlerdir.

- Kronik yorgunlukta kişide ayrıca mental yani zihinsel bitkinlik
yaşanır mı? Dikkat sorunu yaşar mı örneğin? Konuşmalarında aksama,
zorlanma yaşarlar mı?
KYS yaşayanlar dikkatlerini toplamakta, öğrenmekte ve öğrendiklerini
anımsamakta güçlük çekerler. Fiziksel olduğu kadar zihinsel açıdan da
kendilerini yorgun, bitkin hissederler. Uygun kelimeleri seçmekte
zorlanabilirler, kafaları çok karışık olabilir, başladıkları cümleleri
tamamlayamayabilirler. Enerjileri düşük olduğundan bazen konuşmaları
bile yarım kalabilir.

-Bu konuda kritik bir durum var. Hem kronik yorgunluk yaşayan kişinin
çevresinde bu hastalığa inanma eğilimi görülebiliyor hem de hekimlerin
bir kısmının bu hastalığa inanmadığı söyleniyor? Durum nedir?
Yaşanan belirtiler bir hastalığın varlığını net olarak ortaya koyuyor,
ancak fiziksel olarak çok fazla belirti görülmediği için hastalık gibi
algılanamayabiliyor. En sık görülen fiziksel belirtiler; lenf bezlerinde
şişme, hafif ateş, boğazda yanma, kas-eklem ağrıları gibi gribi
düşündüren belirtilerdir. Bu belirtilerle başvurulduğunda grip tedavisi
uygulanır, ancak hastalarda belirtiler tedaviye rağmen devam ettiği için
psikolojik denebilir, hasta doğru yönlendirilemeyebilir.

-Seyri nasıldır? Ani midir, sinsi mi başlar?
Genelde sinsi başlar ancak ani başlangıçlı da olabilir. Aktif dönemler
ve yıkılma kötü olma dönemleri şeklinde devam eder.

- Bu kişiler savaşmayan, kaçma veya donma hali gösteren kişiler midir?
Mücadeleyi göze alamazlar mı? Hayata bakışları negatif midir? Umut
durumları nasıldır?
Kişilik olarak öyle olmasalar bile KYS geliştikten sonra mücadele
güçleri olmadığı için veya olduklarına ya da yapacaklarına inançları
kalmadığı için mücadeleden kaçmayı tercih ederler. Hayata hep olumsuz
bakma eğilimindedirler. Her şeyi tersinden algılarlar. Hiç bir şeyi
değiştirecek enerjileri olmadığı gibi değişeceğine olan inançlarını,
umutlarını da yitirmiş durumdadırlar. Hissettikleri yorgunluk nedeniyle
yaptıkları şey giderek azalır, bu da psikolojik yorgunluk ve
yetersizliği getirir.

-Neden eğitimli, gelir seviyesi yüksek kesimde daha çok görülüyor? 30-50
yaş grubunu etkiliyor olmasını nasıl anlayabiliriz?
Genelde eğitimi yüksek ve gelir düzeyi üst düzey olan kişilerin iş
sorumluluğu yüksek ve tempoları yoğun olmakta. Yoğun tempo bağışıklık
mekanizmasını yavaşlattığından her türlü enfeksiyona ve strese daha
duyarlı hale geliyor kişiler. Bu grup kişilerin daha çok 30-50 yaş
grubunda olması nedeniyle hastalığın en yoğun göründüğü grupta bu yaş
aralığında oluyor. Vakaların % 70'i kadın olmakla birlikte oranlarda
değişiklikler de olabiliyor.

- Avrupa ülkelerinde ve Amerika'da uzun yıllardır bilinen bu hastalık
artık son yıllarda Türkiye'de de tanınmaya başlandı. Bu yaşanan hızlı
hayat temposuyla mı ilgili?
Hızlı tempo, yüksek sorumluluk getiren işler, yaşam şartlarını giderek
ağırlaşması ve zamanın yetmiyor olması hastalığın yaygınlaşmasına neden
olan etkenler olarak sayılabilir.

- Kronik yorgunluk sendromu tanısı koymak için ne gerekiyor? Tıbbi
hikaye, fizik muayene, ruhsal durumun ve laboratuar bulguları gibi�
Tanısı için belirtilerin 6 aydan uzun sürmesi, belli aralıklarla
yaşanması ve işlev düzeyini ciddi biçimde bozması gerekir. Öyküde
durumun kaybolup tekrar alevlenmesi, yorgunluğun dinlenmeye rağmen en az
altı aydır geçmiyor oluşu gibi etmenle önemli. Fizik muayenede grip
benzeri belirtiler dışında yorgunluğu açıklayacak fiziksel bir belirti,
organ veya sisteme yönelik bir bulgu saptanmaz. Laboratuvar bulguları da
hastalığa özgül bir şey göstermez. Bağışıklık sistemi incelendiğinde
zayıflamış olduğu saptanabilir ve tetikleyici olan virüslerin tespiti
yapılabilir.

-Sosyal ve özel yaşam aktivitelerini nasıl etkiler?
Sürekli yorgun, enerjisiz ve isteksiz olma hali doğal olarak yaşamın tüm
alanlarına yansır. Kişinin var olan sosyal çevresine, çalışma ortamına
kişisel ilişkilerine oldukça olumsuz etkilerde bulunur. İş yaşamında
ciddi işgücü kaybı yaratan durumlardan biri olarak sayılabilir.

- Bellekte durum nedir soruna neden olur mu? Konsantrasyonda önemli
bozulma görülür mü?
-Ciddi hatırlama ve özellikle yeni bilgileri öğrenme ve akılda tutma
güçlükleri yaşanır. Dikkatini toplama anlamında da güçlükler sık
gözlenir.

Fiziksel belirtileri nelerdir, depresyon ile beraber olur mu, karışır
mı? Sinirlilik rastlanır mı? Depresyon ve stres durumu nedir?
Bu kişiler sürekli yorgundurlar. Az enerji gerektiren işleri bile
yapmakta güçlük çekerler ve çok fazla çabalamaları gerekir, sürekli
ertelerler. Stres karşı duyarlılıkları çok artmıştır. Tahammül güçleri
ciddi oranda azalmıştır, çok sinirli ve gergindirler, altta saldırgan
davranışlarda bile bulunabilirler. Geceleri uyuyamazlar. Tüm kas
gruplarında ağrı, boğazda yanma, koltuk altı ve boyun lenf bezlerinde
şişme, hafif ateş, eklem ağrıları gözlenebilir ve bu nedenle griple
karışabilir. Pek çok belirtisi depresyona benzerlik gösterdiğinden
depresyonla karışabilir. Ancak kronik yorgunlukta depresif duygulanım
dediğimiz; mutsuz, neşesiz olma, kendini kötü hissetme, sık ağlama gibi
belirtiler başlangıç döneminde gözlenmez. Hastalığın süresi uzadıkça
hiçbir şey yapamıyor olmak ve düzelemeyeceğine inanmaya başlamak giderek
depresyonun da yerleşmesine neden olabilir. Panik ataklar çok sık
karşılaşılan tablolar olmamakla birlikte kaygı düzeyinin artması sonrası
görülebilirler.

- İlaç ile tedavi nasıl yarar sağlıyor? Terapi neler sağlar bu kişilere?
Genellikle belirtilere yönelik ilaç tedavisi yapılmakta�Ateş düşürücü, B
ve C vitamini ve gerektiği hallerde antidepresan ilaçların tedavide
yeri var. Bağışıklık sistemini güçlendiren ilaçlar da zaman zaman
kullanılabiliyor ve yarar sağladığı gözleniyor. Terapide kişileri hiçbir
şeye yapamamanın yarattığı kısır döngüden çıkarmak ve yaşam enerjisini
tekrar şekillendirmek ve motivasyonu arttırmak yönünde çalışmalar
yapılıyor ve oldukça iyi sonuçlar alınabiliyor. Ayrıca yoğun iş temposu
içinde çoğu zaman kişisel gereksinimlerini, hobilerini, mola ve hatta
tatil yapmayı unutan kişilere kendilerine ve yaşama farklı bir açıdan
bakma olanağı sağlanmış oluyor
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
[TL]Zorlu
Onursal Üye
Onursal Üye
[TL]Zorlu


Giriş Tarihi : 04/04/10
Yer : IIGeVeZeII
Yaş : 32
Mesajlar : 638
Rep Puanı : 16992
Rep Gücü : 29514
Yorgunum, bitkinim ne yapmalıyım 2duy3hj

Yorgunum, bitkinim ne yapmalıyım Empty
MesajKonu: Geri: Yorgunum, bitkinim ne yapmalıyım   Yorgunum, bitkinim ne yapmalıyım EmptyPerş. Nis. 22, 2010 10:21 am

Teşekkürler..!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Yorgunum, bitkinim ne yapmalıyım
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Petleri konuşturmak için ne yapmalıyım?

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
hukuk.forum.st :: Danışmanlık ve Yardımlaşma :: Sağlık Sorunları :: Sağlık Bilgileri-
Buraya geçin: